Ateizm Çıkmazı
Aydın TopaloğluOldest Ateizm Çıkmazı Quotes
You can find Oldest Ateizm Çıkmazı quotes, oldest Ateizm Çıkmazı book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
"Tanrı öldü O'nu biz öldürdük" diyen Nietzsche bu ifadesiyle tanrısız bir yaşam istediğini açığa vurmuştur.
Tanrının ölmesi de ona göre insan zihnindeki Tanrı kavramının yok edilmesi ve çıkarılıp atılması anlamına gelir.
Sayfa 169 - DİB YayınlarıKitabı okudu
Nietzsche ve Sartre'ın düşüncelerini doğrudan İslamiyet'e yöneltilmiş bir eleştiri olarak düşünmemek gerekir.
Çünkü iki düşünürün de reddettiği Tanrı İslamiyet'in Tanrısı değildir.
Görünen o ki bu düşünürler daha ziyade Hristiyanlıkla hesaplaşmaktadırlar.
Sayfa 170 - DİB YayınlarıKitabı okudu
İster Batı'da olsun ister Doğu'da Tanrı'ya inandığı halde bazı insanların ahlaka aykırı tavır sergilemeleri o kişilerin eksikliğidir.
Bu durumdan Tanrı' yı sorumlu tutmak mantıksızdır.
Sayfa 171 - DİB YayınlarıKitabı okudu
Batı dünyasında ortaya çıkan felsefi ateizmin her ne kadar aşkın bir varlığa ya da yaratıcıya karşı tepki olarak ortaya çıktığı düşünülse de insanların inançsızlığa doğru sürüklenmesinde günah kavra mını esas alan Hristiyanlığın ve kilise öğretilerinin de büyük rolü olmuştur. Nitekim İslamiyet'in Hristiyanlığa dair karşı çıktığı pek çok unsurun içerisinde bunlar da bulunmaktadır. Ateistler açısından eleştiri konusu olan ve belki de dinden kopma sebebi olan bu inançların büyük bir kısmı Müslümanlar tarafından da ciddi sorun olarak kabul edilmiştir.
Doğadaki her şey birbirine bağımlı, sınırlı ve sonlu ise bunların arkasında bağımlı, sınırlı ve sonlu olmayan aklımıza gelmiyor muydu? Yani kendinde var olan, sonsuz ve ölümsüz olan olmasa, mevcut nesneler dünyası varlık bulabilir miydi, kendi başlarına varlık dünyasına geçiş yapabilir miydi? Bizatihi ölüm olgusu bizlere ölümsüzlüğu anımsatmıyor muydu? Bir şeyler ha bire doğuyor ve ölüyorsa, bunun arkasında doğumu ve ölümü olanaklı kılan ama kendisi bu olayın dışında olanı düşünmeyecek miyiz?
Nefret Söylemi
Dine ve dindarlara tepki duyarak inançsızlığı tercih eden insanların büyük bir kısmı, aslında içi aşk ve sevgi dolu bir gücun varlığını kabul ettiklerini itiraf etmektedirler. Bu insanların büyük bir kısmı, gerek Batı'da gerekse Doğu'da, kendilerine sunulan geleneksel din anlayışını yeterince sevecen veya insancıl bulmamış ondan nefret ettiklerini söylemişlerdir.