Ateş Denizi

Beşir Ayvazoğlu

En Yeni Ateş Denizi Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Ateş Denizi sözleri ve alıntılarını, en yeni Ateş Denizi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bu dünyayı özlüyor musun, bilmiyorum. İnan ki, artık özlenecek bir yer değil. Sana dünyaya geri dönme şansı verilse bile, asla kabul etme! Bu dünya artık senin bıraktığın dünya değil; gül hazin, sünbül perişan bâğzârın şevki yok!"
Sayfa 450Kitabı okudu
İstanbul'un korkulu rüyası hâlâ zelzeledir; zelzele korkusundan ahşaba yönelen halk, Ateş Denizinde Üç Gün'de anlatmaya çalıştığım Cibali yangını gibi büyük yangınların şehri neredeyse tamamen yok etmesine rağmen bu tercihinden vazgeçmemişti. Öyle ki bazan bir yangından sonra yapılmaya başlanan evler, inşaat sırasında başka bir kızılca kıyametle küle dönerdi.
Sayfa 420Kitabı okudu
Reklam
Gece
Bütün gece yazmıştım. Geceyi ve yer yer köpek sesleriyle yırtılan derin sessizliği seviyorum. Sokaklardan el ayak çekilince sanki dünya bana kalıyor, kendimi daha güçlü ve daha hür hissediyorum
Sayfa 321Kitabı okudu
Esafil-i Şark
Şimdi kendi kendime soruyorum: Niçin sen de onlar gibi rahat değilsin? Peki, onlar göründükleri kadar vurdumduymaz adamlar mı? Yoksa mizahı bir rahatlama, bir firar vasıtası olarak mı kullanıyorlar? Bu bin bir badireden geçmiş adamlar, dünya yıkılsa umurlarında değilmiş gibi gülüyor, nükteler savuruyor, kelime oyunları yapıyor, en ciddi meseleleri bile derhal sulandırarak ortaoyunu muhaveresine çeviriyorlar. Doğrusu izah etmekte zorlanıyorum; bu belki de kendi kendilerine tatbik ettikleri bir çeşit tedavidir, kim bilir! Mektep çocukları gibi, tek tek görüştüğünüz zaman ciddi ve makul şeyler söyleyen, istiyorsanız herhangi bir meseleyi sizinle enine boyuna müzakere ve münakaşa eden Esafil, bir araya geldiklerinde sanki şahsiyet değiştiriyorlar.
Sayfa 281Kitabı okudu
Gazeteyi beklerken, kendimi İsmail Saib Efendi gibi bu kütüphaneye kapatarak dışarıdaki dünya ile alâkamı kesip kesemeyeceğimi, bu kedilerle yaşayıp yaşayamayacağımı düşündüm. Raflardaki dizi dizi kitaplar geçmişe açılan firar kapılarıydı ve şu kendilerini kitaplara gömmüş adamlar da muhtemelen benim gibi kaybedilmiş şeylerin peşinde koşuyorlardı. Aslında belki de geçmişi kitaplarda aramak boşuna bir gayretti; bütün bir geçmiş, yekûn halinde yaşadığımız anın içinde zaten mevcuttu; onu hissedip yaratıcı bir hamleye dönüştürmekti aslolan.
'şiir galiba sesini bulduktan sonra kendi kendini inşa eden bir şey...'
Sayfa 106 - şiirimin sesini bulabilmem dileğiyle
Reklam
melâl-i hasret ü gurbetle ufk-ı şâma bakan bu gözlerinle, bu hüznünle sen ne dilbersin!
Sayfa 74 - o belde -haşim
"...galip beyefendi, nerelerdeydiniz, kerrûbiyyûna mı karıştınız yoksa?" diye sordu. "inzivada!" dedim. "inzivada mı? nasıl bir inziva?" "eve kapandım! okuyor, yazıyor ve musiki dinliyorum."
Sayfa 41
234 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.