Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.40
Ateş Düşüyor Yorumları ve İncelemeleri
Ateş Düşüyor yorumları ve incelemelerini, Ateş Düşüyor kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Ateş Düşüyor puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Ateş Düşüyor İncelemesi
Ateş Düşüyor,serinin ikinci kitabı olmakla birlikte ilkinden çok daha güzeldi. Serinin klasik yönü sanırım,her kitap efsane merak etmemizi sağlayacak şekilde bitiyor. Bu kitap da aynı şekilde bitti ve üçüncüsü için sabırsızlanıyorum.
Aslında bakarsanız kitap yine güzeldi,özellikle iki prense de oldukça ısınmamı sağladı ama bir fantastik kitap olarak bana yetersiz geldiğini söylemek durumundayım. Aldrik ve Vhalla çok romantik,çok güzel bir ikili ama sonlarda ve aralarda gördüğüm bir iki sahne dışında işte bu dediğim hiçbir yer olmadı ve ben fantastiği okurken daha büyülü evrenlerin kapısını çalmak isterim.
Savaşa gittiğimiz bu kitapta yine savaşın izlerini gördük,ilk kitapta bunun temelleri atıldı ve burada da devam etti. Vhalla’nın büyüyüşü ve karakter gelişimi çok güzeldi diyebilirim,en başta büyücülerden korkan o kadın şimdi herkesin dilinde dolanan rüzgargüdücü haline geldi. Bununla gurur duydum diyebilirim. Karakteri oldukça sevdiğim için onun kabuslarının olduğu kısımları ve etkilerini de merakla okuyor oldum. Hala da merak ediyorum. Kitabın içerisine yeni gelen karakter Elecia’yı sevemedim,patavatsız karakterlerden pek hoşlandığım söylenemez ama yine de ileride ne olur bilemiyorum.
Üçüncü kitabı daha çok sevmek dileğiyle <3
Serinin ilk kitabı güzel başlamıştı. Yazarın oluşturduğu evrenin kurgusu güzeldi. İlk kitap dilinin basitliğiyle beni hayal kırıklığına uğratmış olsada ikinci kitap kadar kötü değildi. İkinci kitapta karakterlerin sürekli birbirleriyle çelişmesi ve saçma sapan bir aşk döngüsü yaşamaları çok sıkıcıydı. Ayrıca Vhalla’yı okumak cidden içimi daralttı bir çok fantastik,distopik roman okudum ama Vhalla kadar güçsüz bir karakter görmedim yazar bize karakteri ne kadar zeki gösteriyorsa karakter kitapta sürekli kendini o kadar yeriyordu. Sürekli Vhalla’nın “ben hanedanın malıyım”dizelerini okumakta cidden çok sıkıcıydı. Aldrik ve Vhalla’nın aşkı ilgimi hiç çekmedi denilebilir. Kitapta tek sevdiğim bir karakter varsa o da Daniel umarım hayal kırıklığına uğratmaz beni.
Ayrıca Sareem’ın ve Larel’ın ölmesi son derece saçmaydı. Kitapta Lord Reale’dan eğitim aldığımız söyleniyor ama bu adam hakkında gram bilgi anlatılmıyor. Tüm kitap boyunca fantastik adı altında aşk üçgeni bile olamayacak derecede saçma bir romantizm okuduk.(buna romantizm denilirse tabi) Kitabı okurken tüm karakterlerin aklını sorguladım resmen. Bunların yanı sıra bence kurgusu bu kadar güzel olan bir kitap çok sığ yazılmış ve yazarın vermek istediği duygu okuyucuya aktarılamamıştı. Devam kitapları elimde olduğu için seriye devam edeceğim umarım diğer kitaplar daha güzeldir.
Birinci kitabı okuduktan sonra ikinci kitaba büyük bir heyecanla başladım. Beklediğim üzere artık olaylar çok daha nefes kesiciydi. Vhalla'nın gücüne eskisinden fazla alışkın olması ve onu keşfetmek istemesi karakterindeki büyük bir gelişim oldu. Bu kitapta
Aldrik'in konumudan gelen sorumluluklarının altında yıllardır ezilen duygusal tarafına şahit olmak, onunla empati kurmak hüzünlüydü. Tüm yaşadıklarını ve hissettiklerini okuduktan sonra ona daha da bağlandım. Birinci kitapta tam tadına varamadığım arkadaşlık ilişkilerini bu kitapta dolu dolu okumayı çok sevdim. Larel, Fritz, Craig ve Daniel hepsi de okumaktan keyif aldığım ve sanki aralarındaymışım gibi sıcacık hissettiren karakterlerdi. Özellikle Daniel karakteri seride en sevdiğim karakter oldu. Seriye yeni katılan Elecia karakterinin malesef ki sevilcek bir tarafını bulamadım. Baldrik için hala net bir düşüncem yok, kendisini ne seviyorum ne de sevmiyorum. Üçüncü kitabı merak etmemi sağlayan ve seriyi kalbimde daha özel kılan bir devam kitabıydı. Beğenerek okudum<3
Ateş Düşüyor İnceleme
Evett öncelikle ilk kitaptan sonra beklentim yüksek bir şekilde başladım ve benim beklentimi karşıladı.İlkinden daha çok beğendim diyebilirim.Vhalla ve diğerlerinin savaş ile yola çıkmasıyla kitap başlıyor,her bölümde bir olay olduğu için çok akıcı bir şekilde ilerliyor.
Bu kitaptaki favorim Aldrik oldu,ilk kitapta da sevmiştim ama bu kitaptan sonra bayıldım<3Ve tabikii de Vhalla.Kitap ilerledikçe güçlerinin farkına daha çok varıyor umarım serinin sonunda iyice güçlenmiş ve olgunlaşmış bir biçimde görebiliriz.
Bu kitapta genel olarak Aldrik ve Vhalla çiftini çokça görüyoruz(人 •͈ᴗ•͈)Ve o son neydi...Herşey güzel gidiyorken bu yapılır mı?! ಥ‿ಥ
Bide spoiler olmasın diye söylemiyorum ama bir karakterin ölümü de beni oldukça üzdü.Ne gerek vardı yani.
Diğer karakterlere gelirsek
Larel,Fritz,Vhalla dostluğunu okumak güzeldi,Daniel çok hoş ve kibar bir karakterdi,Baldair'e hala tam olarak alışamadım.Elecia'ya başta sinir oldum sonra ısındım ama kıskanç Vhalla'yı okumak eğlenceliydi nedense:)Fantatik-aşk türünde kitaplar seviyorsanız kesinlikle tavsiye ederim
Bir sonraki kitap yorumunda görüşürüz
O nasıl bir son ya, insafsız yazar 😳 , Aldrich 🥺.. Larel için çok üzüldüm, keşke bu şekilde olmasaydı, resmen hiç yoktan gitti ;( Daniel çok iyisin ama üzülürsün, yapma 🙁
ateş düşüyor serinin 2. Kitabı ve benim bu seriye olan sevgimi arttıran bir kitap oldu bu kitabın büyük bi bölümünde savaşa hazırlanıyorlardı ve ana karakterlerimiz duygularının farkına varıp buna alışmaya çalışıyordu kitap başlarda sakin ilerlerken sonlara doğru en sevdiğim karakterlerden birinin ölümüyle beni bayağı bi üzdü bence gereksiz bi ölümdü boş yere favori karakterimi harcadı yazar buda okuma hevesimi biraz kırdı fakat kitabın çarpıcı bir olayla son bulmasının beni bir an önce 3. Kitabı okumaya ittiğini söyleyebilirim.
Nasıl Aldrik kanlar içinde toprağa düşer. Off böyle bir son beklemiyordum. Ah karanlıklar lordu, solaris imparatorluğunun asil Veliaht prensi. Tam kavuştuk derken bu böyle olmamalıydı. Neyse üçüncü kitaba başlıcam hemen.
Evet Rüzgargüdücümüz Vhalla sonunda savaş meydanına vardı ama varır varmazda prensi ellerinden kayıp gitti. Tam da araları düzelmişken tamda aşklarını itiraf etmişken. Ayrıca Rüzgargüdücümüz herkesin korktuğu bir ölüm makinasına dönüşüyor. Bakalım onu öldürmek isteyenler, onu korktukları canavara dönüştüğünü görünce ne yapacaklar ? Aldrik ile arasında ki bağ o kadar derinleşiyor ki, ‘bunun sonu nasıl bitecek ?’ Diye sormadan edemiyor insan. Nefesler tutuldu üçüncü kitaba hemen başlayacağım. ;)
Yani ilk kitaba kötü değil, umarım devam kitaplarında daha iyi olur demiştim, seri çok sevildiği ve önerildiği için beşli setini alıp okumaya devam edeyim diye düşünmüştüm ama tam bir hayal kırıklığı yaşadım.Kitap da karakterler de anlatım da kötüydü.Elimde bütün seri olduğu için okumaya devam edeceğim ama çok abartılan bir seri bence.
Hava uyanıyor serisinin ikinci kitabı Ateş Düşüyor’dan herkese merhaba...
“Tek bir adımla şu güne kadar bildiği dünya sona ermişti.
Ama aslında sadece tek bir adım değildi. Onu buraya sayısız Asım getirmişti ve hepsi yağmurlu bir gecede yaralı bir prensle başlamıştı. Tüm adımları kendinden emin bir şekilde atmamıştı ve bazıları onu tuzaklara çekmişti ama tuhaf bir şekilde hepsini attığına mutluydu.”
Bu kitap Whalla Yarl’ın cezalandırılıp kuzeydeki savaşa gönderilmesi ile başlıyor yürüyüş uzun ve yorucu...İdmanlar,Elecia, Larel’in gidişi. Peki hepsine bedel Aldrik’in yok olup olmadığı... savaşın kazanın kazanılmadığı...Whalla’nın Serien’e dönüşmesi. Hepsi bir kaosken Whalla bu kaosla nasıl başa çıktığı nasıl güçlü olduğunu görüyoruz. Gelsin 3. Kitap