'...Köroğlu, "yiğit olan döne döne döğüşür" demişti. Türkiye'nin başka şansı yok! "Döne döne" diplomasi yapmayı, "döne döne" üretmeyi, "döne döne" çatışmayı, fikir üretmeyi, eğitimde kaliteyi arttırmayı, tasarruf ve yatırım yapmayı, dünya ile entegre olmayı başarmak zorundayız. " Zaten biz Türk'üz, gavurlar bizi sevmez, fırsat düşündükçe bogmaya kalkarlar" cinsinden yakınmalarla nefsimize rüşvet vermeyi unutmamız gerekiyor.
Bütün kıraathane üslûbuna rağmen bu fikirde vahim bir ciddiyet payı bulunduğunu inkâr edenlerden değilim; bu tutumun müşterek bir zihni kalıp haline gelmesinden, içerde tedirgin dışında cebin politikalar haline gelmesinden endişe ediyorum şimdiden.'