Duygu, yaşadığı büyük ihanetin ardından tüm hayatını değiştirecek radikal bir karar alır. Her şeyi arkasında bırakıp Büyükada’ya taşınır ve hep yazmayı hayal ettiği romanı için çalışmaya başlar.
Ada her ne kadar şehre yakın olsa da, ada hayatı bambaşkadır. Herkesin birbirini tanıdığı, ada yerlileriyle sınırlı bu yeni yaşamında, karşısına tek bir gizem çıkar: tepedeki malikânede yaşayan ve bugüne kadar kimsenin doğru düzgün görmediği Karahanlı.
Duygu bu gizemi çözme isteğine karşı koyamaz.
Karahanlı’nın kim olduğunu öğrenecektir. Malikânenin yakınında kamp yapmaya karar vererek ilk adımı atar. Sonrasındaysa hiç pes etmeden araştırmalarına devam eder. Bu gizemi çözmesinin önündeki en büyük engel, kısa süre sonra, buz mavisi gözleriyle karşısına çıkacak olan Ateş’tir. Ateş bir şekilde Duygu’nun önüne geçmeye çalışırken aralarında gelişen durum, zıt kutupların birbirini çekmesinden başka bir şey değildir. Ama yine de,
Ateş’le oynamak cesaret ister.
Aylem Güngördü nun okudugum 3. Kitabı diger kitaplarınıda cok begenmiştim fakat bu kitabı digerlerinden ayırın em büyük özellik bence baştan sonunu tahmin edememek detaylarda cok fazla ters köşe vardı . Mutlu sonla biten hikayeleri cok seviyorum ki . Kitabın yazarının okudugum tüm kitapları hep bir hoşlukla bitirdigi için bende yeri apayrı.
