Türkiyelilerin Paris'ten alışveriş yapmak tutkularını bir rahatsızlık olarak değerlendiriyorum. Türkiye'de olmayan ne kaldı orada? Boşuna zahmet, boşuna zaman yitiği, boşuna gider, boşuna yük...
Usuma düştü: Tarih ne yazık ki tüm savaşların en acı çekenleri, en yiğitleri, en korkakları, en mazlumları olan sıradan insanları yazmıyor.
Oysa savaşlar onlar öldürdükleri ve öldürüldükleri için varlar.
Amsterdam'ın çiçek pazarı da çok ünlüdür...
Söylene söylene cılkı çıkmıştır ama ben de söyleyeyim. Mazhar-Fuat-Özkan topluluğunun dillere düşürdüğü, " Sana sarı laleler aldım çiçek pazarından." diye bir şarkı var ya, işte o çiçek pazarı burasıymış.
Bana sorarsanız: Zorbalıktan tiksiniyorum; tüm değişimlerin barış içinde gerçekleşmelerinden, halkın yönetime katılımından, özgür yaşayabilmekten yanayım.