Din bölünmez soyut bir yapıdaymış gibi hareket ediliyor, hâlbuki o parçalardan oluşmuş bir bütündür; hurafelerden, inançlardan, ibadetlerden, ayinlerden meydana gelmiş az çok karmaşık bir sistemdir. Bir bütün, ancak kendisini meydana getiren parçalarla ilişkisine göre tarif edilebilir. Onun için her dinin, bütünlüklerini meydana getiren sistemden önce, bütün dinlerin kendisinden doğduğu ilk olayları karakterize eden hususları araştırmak usule daha uygun olur.