Hakaretler gizemli sözcüklerdir. Üçüncü kişilere son derece acımasız, etkili bir balyoz gibi gelen orospu! Fahişe! Şırfıntı! Hedefine hiç zarar vermeyebilirken "Tanrıya şükür benim çocuğum degilsin", gibi yalnızca dokunaklı görünen cümleler en kalın zırhları delebilir, "benim için bir hiçsin, ayakkabımın tabanındaki pislik kadar bile değerin yok" demek insanı kalbinden yaralayabilir.
Irk ve ten rengi sınıflandırmalarını çürüyen
Batı ‘nın evrensellik dogması yararına bastırmaya çalışması
aslında kendi özünden kaçarak arzu edilen, hayranlık beslenen Öteki'nin kollarına atmaktan başka bir şey değil.