Gönlümde keder ve endişe bulunmuyor, bu doğru. Ancak karşısında bir güler yüz olmayınca neye yarar?!.. Ayna istendiği kadar cilalanmış, parlatılmış olsun, güzel olmayanı gösterdikten sonra elinden ne gelir.
Sevdiğim şehri anlatan bir kitap okumayı ne çok isterdim.
Bitmese bu kitap, cümleleri resim olsa, renk ve ışık olsa ; duyguları ve hatıraları anlatsa uzun uzadıya,
Sonra iman ve aşk olsa kompozisyonunda ve binyılları özetleyen taşlarına dokunabilsem harflerince....
Türkler, yılkı dedikleri at sürülerini bozkır ve çayırlarda serbest olarak otlatırlar, onları başıboş bırakıp yetiştirirlerdi. İçlerinden binek olarak kullanılacakları yakalayıp alıştırmak hayli zor işti ve ustalık isterdi. Hele sütü sağılacak kısrağı tutup eğitmek başlı başına bir ihtisas isterdi. Genç kısrak, yavrusunu aşırı derecede kıskandığından önce yavru tutulup onun vasıtasıyla annesi yakalanırdı.