Roman Cambridge'lı macerasever Horace Holly'nin manevi oğlu Leo Vincey ile birlikte Afrika'nın derinliklerine yaptıkları bir yolculuğu anlatır. İkili, yolculuk sırasında ilkel bir yerli ırkı ve onların She dedikleri ve itaat edilmesi gereken biri olarak kabul ettikleri Ayişe adında gizemli, beyaz bir kraliçe ile karşılaşırlar. Rider Haggard, bu romanında önceki romanı Kral Süleyman'ın Hazineleri romanında yaratmış olduğu ve daha sonraları başka yazarların da etkilendiği bir tarz haline gelecek olan Lost World roman ekolünün en ünlü örneklerinden birini vermiştir.
Dünyada neredeyse yüz milyon satarak, en çok satan kitaplardan oluşu sebebiyle merakımı çeken ve okurken beni hiç yormayan bir romandı Ayişe. Kitabın 1887 yılında yazılmış oluşu ve fantezi türünün ilk örneklerinde oluşu ayrıca dikkat çekici.
Akademik kariyerine devam eden Holly isimli ana karakterimizin, tek ve en yakın arkadaşı olan Vincey’e oğlu Leo’ya sahiplik etme sözü ve bu sahiplik etmesinin temel koşulu olan, Vincey’in Leo’nun insanlık tarihine dayanan geçmişlerini araştırma isteğini yerine getirirken farklı bir dünyadaki maceralarına tanıklık ediyoruz.
...................
detaylı incelemem olan
#Ayişe #HenryRiderHaggard #kitap ı için Mutlak Güzelliğin Muğlaklığı yorumuma ziyaretinizi beklerim wp.me/p4iYTe-5O
Sonunda bir kral gibi gelen güneşin habercileri ve öncüleri işlerini görmüş, gölgeleri arayip bularak onlari kaçırmiş. Ardından güneş, okyanus-yatağından görkemle kalkarak, dünyayı sıcaklığa ve ışığa boğdu...
"Bu ülkede KADINLAR canları ne isterse onu yapar. Onlara tapar ve kendi hallerine bırakırız, çünkü onlar olmadan dünya dönmez: YAŞAMIN KAYNAĞIDIR ONLAR."