Aykut Oğut

Aykut Oğut
Birisi bana "Aykut, hayatında öğrendiğin ve değişmende, başarılı olmanda sana en çok yardımı olan şey neydi?" dese, şunu söylerdim: "Hiç kimsenin doğrusunu körü körüne takip etmemek! Kendi doğrumu, yani kendi gerçekliğimi ve onu YARATMA gücümü kullanmayı öğrenmek!" Çocukken izlediğim bir karate filminde kahraman, hayatın sırlarını anlatan kitabı bulmak için düşer yollara. Canavarlarla dövüşüp yendikten sonra bir tapınağa ulaşır. Tapınakta kitabı korumakla görevli rahip der ki: - İstersen hiç okuma bu kitabı, sadece koruyucusu ol. Çünkü içinde bulacakların hiç hoşuna gitmeyebilir. Kahramanımız bir an tereddüt eder. - Deme öyle müdür yaw, uzun yol geldim karıştırma kafamı. Hay Allah, şimdi bakmazsam hanım da çok kızar mahalleye dönünce. Demez elbette ve kitabın sayfalarını çevirmeye başlar. Gördüğü şey sadece kendi yüzüdür. Çünkü her sayfa AYNADAN oluşmaktadır. O zamanlar hiç anlamamıştım ama 29 Sene sonra, gerçeğin aslında bu kadar BASİT olduğunu öğrendim ve kitabın kapağını ayna yapma fikri çıktı ortaya. "Ehh o zaman kapağı ayna olan bir kitaba bakıp, kendilerini gördüklerinde, ismine de OKUYUCU KARAR VERMELİ" dedik. Doğrularınıza siz karar verin, kitabın adını bile siz koyun. Hadi gelin sohbete kaldığımız yerden devam edelim. Alın çayınızı kahvenizi. Oturun yamacıma şöyle... "Bir varmış bir yokmuuuuş..... Evvel zaman içinde bir evren varmııııııışş..............."
Kitabın Konusu:
296 sayfa · İlk Yayın Tarihi: Nisan 2011
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

296 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Kitabın kapağındaki ayna aslında kitabın ne anlatmak istediğini gayet de gözler önüne seriyor. Kitabı doğum günümde, çok değer verdiğim ve fikirlerini hayranlıkla dinlediğim bir dostum hediye etti. Onun da ısrarıyla okuma tarihimi biraz öne çekmiştim. Kitaptaki Ayten ve Necati' nin de hiciv yeteneğiyle okuyucuya çok şeyler anlattığını düşünüyorum. Ama genel olarak kitaba bayıldım. Okuduğum kişisel gelişim kitapları arasında en dobra ve eğlenceli olanıydı. İsmini ne koymam gerektiğini hâlâ düşünmekteyim. Acaba ne koysam?
Aykut Oğut
Aykut OğutAykut Oğut · Dharma Yayınları · 2019774 okunma
Aykut oğut (benim kitabımın adı) Kitaptan yorumum
296 syf.
·
Puan vermedi
•Yazar kendi hayatından örnekler vererek anlatmak istediklerini okuyuculara aktarmış. Ego üzerinde çok yoğunlaşmış Faydalı olabilecek bilgiler var fakat hayatımıza uygularsak. Bunun dışında kitabın biraz fazla abartıldığını düşünüyorum. • Açıkçası bana bu kitap çok doyurucu gelmedi. yazarın dili tarzı biraz ukalaca geldi, evet bu zaman zaman kitabı eğlenceli yapıyor ama bazende basitleştiriyor. sohbet tarzında kitapları okumayı seviyorsanız, keyif alırsınız..
Aykut Oğut
Aykut OğutAykut Oğut · Dharma Yayınları · 2019774 okunma
296 syf.
·
Puan vermedi
Kitabı ararken "ayna"lı kitap diye aramıştım. kitabın adını kendiniz koyacağınız ve kendinizi birebir kitapla özdeşleştireceğiniz gerçeği var. Okumanızı tavsiye ederim. Her cümlesinde kendinizi görüp, aaa evet! diyeceğiniz gerçeği var. Okuyun arkadaşlar.
Aykut Oğut
Aykut OğutAykut Oğut · Dharma Yayınları · 2019774 okunma
296 syf.
·
Puan vermedi
·
76 günde okudu
Araya başka kitaplar ekleyerek yavaş yavaş okuduğum farklı bir yolculuk oldu. Yazarın daha önce Evren'den Torpilim Var kitabını da okumuştum. Açıkçası kullandığı dilin günlük konuşma jargonunda olması zaman zaman beni rahatsız etti. Ama kitabın asıl anlatmak istediği metine odaklanmaya çalıştım. Kişisel gelişim kitaplarına has bir yol gösterme vardı. Kendimi bulduğum, altını çizdiğim ve yanına notlar aldığım birçok nokta oldu. Ama en son cümlesi aslında kitabın önündeki aynaya yakışır güzellikteydi. Yazarın kurduğu cümle benim beynimde şöyle yankılandı "Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur. "
Aykut Oğut
Aykut OğutAykut Oğut · Dharma Yayınları · 2019774 okunma
296 syf.
10/10 puan verdi
Şimdiye kadar okuduğum kişisel gelişim kitaplarının en iyisi diyebilirim öncelikle yazarın anlatımı çok eğlenceli sizi güldürürken düşündürüyor ikincisi anlattığı örnekler tamamen gündelik hayattan yani hepimizin sürekli yaşadığı şeyler. Kitapta öyle yaparsan böyle olur şöyle yaparsan böyler olur gibisinden direktifler şeklinde ifadeler hiç yok bu da ayrı güzel tarafı. Akıcı bir dille anlatılan yöntemler, uygulamalar çok kolay ve uygulanabilir şeyler. Kendi hayatından, ilişkilerinden de sıkça örneklere yer vermiş olması da bana samimi geldi. Konusal olarak Ego, iletişimde sen dili yerine ben dili kullanarak ifade değişikliği, inanç sistemleri, sinir ve öfke kontrolü gibi başlıklarla iş hayatı, ilişkiler, sağlık konularına ışık tutuyor. Bu arada kitaptaki Necati ve Ayten karakterlerini gözünüzde canlandırabiliyorsunuz tam ciddi bir paragrafın sonunda gelen kahkaha sebebi karı - koca diyalogları harika. Kitabın adı yok bu da dikkatimi çeken ayrı bir konu kapağındaki ayna da tamamen bunu yansıtıyor. İçerisindeki bilgiler ile kendinizi harmanlayarak ismini sizin vermenizi istiyor. Keyifle okudum, bu tür kitapları sevmeyen arkadaşlarıma tavsiye ettiğimde aldığım geri bildirimler de hep güzeldi. Yazarın tüm kitaplarını okumaya karar verdim sizlere de öneririm.
Aykut Oğut
Aykut OğutAykut Oğut · Dharma Yayınları · 2019774 okunma
296 syf.
·
Puan vermedi
Daha önce hiç kişisel gelişim kitabı okumamıştım bu sene kitapçıda çalışırken kuytu köşede saklanmış olarak buldum bu kitabı . Belki hayatım ve düşüncelerim değişmedi hala kötüyü kendime çağırıyor olabilirim ama okurken kendimi daha iyi hissetmeme yardımcı oluyor
Aykut Oğut
Aykut OğutAykut Oğut · Dharma Yayınları · 2019774 okunma
Aynalı Kitap
296 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
En ilgimi çeken şey kitabın kapağı oldu. Kitabın bir adı yok ve kapağında ayna var. Çok farklı ve başarılı bir tasarım olarak dikkatimi çekti ve kitabı aldım. Şuana kadar okuduğum en güzel ve en eğlenceli kişisel gelişim kitabı diyebilirim. Kitaptaki Ayten&Necati karakterlerine bayıldım kitaba ayrı bir hava katmış. Kitabın bir adı yok ama herkes onu aynalı kitap olarak biliyor :)
Aykut Oğut
Aykut OğutAykut Oğut · Dharma Yayınları · 2019774 okunma
296 syf.
·
Puan vermedi
Evrenden torpilim var kitabını bitirince bu kitaba tekrar bakıp bir gözden geçirdim. Daha önceden okumuştum. Yazarın dili ilk kitapta nasılsa bunda da aynı şekilde akıcı. Okurken sıkmayan kayıp giden bir kitap.
Aykut Oğut
Aykut OğutAykut Oğut · Dharma Yayınları · 2019774 okunma
·
Puan vermedi
Kuantum ile ilgili kafanız karışırsa açın Aykut Oğut okuyun. Kendisi gerçekten işin özünü özetini anlatıyor kitabında. Tavsiye ettiği ve kendinin de başına gelenleri anlatması çok güzel. Serbest bir dili var. Alışılagelmiş iyi yazarlar gibi değil dobra dobra ne düşünüyorsa esprili bir dille yazıyor. Kapağa bakın ve karar verin o bile sıradışı.
Aykut Oğut
Aykut OğutAykut Oğut · Dharma Yayınları · 2019774 okunma
296 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
1. kitabı tamamlayıcı.
Aykut Oğut
Aykut OğutAykut Oğut · Dharma Yayınları · 2019774 okunma

Yazar Hakkında

Aykut Oğut
Aykut OğutYazar · 6 kitap
Merhabalar, ben Aykut Oğut ve evet farkındayım genelde kitaplarda bulunan “Yazar Hakkında” kısmı, sanki biri anlatıyormuş gibi yazılır. Ama ben sizinle sohbet ederek yazmayı tercih ettim. Okumakta olduğunuz kitap ta, hayatımdan alınma birçok örneğe yer verdiğim için, yasam öykümü burada çok kısa anlatıp geçeceğim. 1971 yılında İstanbul’da doğdum. Öz babam, ben daha üç aylıkken öldüğü için, hiç tanışma fırsatım olmadı. Annem ben 14 yaşımda iken dünya tatlısı bir adamla tekrar evlendi ve bir üvey babam oldu. Ben lisedeyken son derece gereksiz bir şekilde Ankara’ya taşındık. Lise sona gelince, hayalim olan mimarlık ya da elektronik mühendisliği için yeterince dershaneye gitmediğim ortaya çıktı. Beni aptal sanmalarını istemediğim için annemlere gerçeği söyledim. Yani üniversiteye hazırlık kursu paralarını özel bilardo derslerine verdiğimi O noktada çok iyi bilardo oynuyor olmam, annemin sinirini azaltmadı, ama gerçekten çok iyi oynuyordum. Sınavı kazanamayacağımı anlayınca, ani bir manevra yapıp konservatuvar tiyatro bölümüne girmek istedim. Bizimkiler, torpille Kıbrıs’taki bir okulda yer ayarlamaya çalışırken, ben tiyatro sınavlarına hazırlanmaya başladım. Çok iddialı girdim ve çok iddialı bir şekilde kazanamadım. Kazanamadığı m in ertesi günü, o zamanın bölüm başkanı olan sayın hocam Cüneyt Gökçer’in kapısını çaldım ve “Benim kadar yetenekli biri neden bu sınavı kazanamadı?” dedim. Kendisi de bana “Çok kilolusun canım ondan,” dedi. Bu arada söylemeyi unuttum, o sıralarda yaklaşık 150 kilo idim. O yaz, tam otuz kilo verdim ve kış vakti gelip de okul açıldığında tekrar Cüneyt hocamın kapısını çaldım “Hocam ben bütün bir yıl boyunca derslerinize girmek istiyorum,” dedim. O anki ifadesini görmeliydiniz. Cüneyt hocamın derslerine misafir öğrenci olarak girmeye başladım. Ardından bütün hocalarla tek tek konuştum ve hepsinin derslerine girmeye başladım. Bir süre sonra, o yıl sınavı kazanmış öğrencilerden daha fazla ders almaya başlamıştım bile. Neyse, zar zor geçen iki yıldan sonra 1990 yılında, Ankara üniversitesi’nin oyunculuk bölümüne kapağı attım. Okulda öğrencilik yaparken, aynı anda piyasada kendime bir yer edinme çabası içinde seslendirme yapmaktan, dizilerde oynamaktan, okulu ancak yedi yılda bitirebildim. Bugün karşılaştığım oyuncuların büyük bir kısmına “O benim sınıf arkadaşım” dediğim zaman insanlar çok şaşırıyor. Ee kolay mı yedi senede 7 ayrı sınıf mezun ettim. 1995 yılında annemi kaybettim. Diyebilirim ki, annem benim hayattaki en yakın arkadaşımdı. En yakın arkadaşımı, dostumu, annemi aynı anda kaybetmek hiç de kolay olmadı. Annemin ölümünden sonra o zamanlar adını koyamadığım garip bir değişim başladı bende. Son derece rahat bir hayatım olmasına rağmen, bir şeyler beni rahatsız etmeye başladı. Bir anda, elimde var olan şeyler artık beni tatmin etmemeye başladı ve ani bir kararla beni bekleyen şeyleri, kariyer, evlilik, daha lüks bîr hayat vs. bırakıp, Amerikaya yerleşmeye karar verdim. Karar verdiğim günden Amerika’ya gitmek üzere uçağa binmem lam 13 ayım] aldı. Size bu yolculuğun hikâyesini bütün detayları ile kitabın içinde anlatacağım. Şimdilik tek söyleyebileceğim şu: Ağustoslardan bir ağustos, arabamla sokaklarda “Ben Amerika’ya yerleşiyorum’ nidaları atarak dolaşırken, 3 Eylül günü Horida eyaletinin küçük bir kasabasında, Mobil benzin istasyonunda tuvaletleri temizlemek üzere işe başladım. Cebimde beş kuruş para yoktu ve ingilizce bilmiyordum.
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.