Sözler ve Alıntılar
Ophelie kiliseye girerken, tabutunda yatan kadının anısına hürmeten hiçbir duygu taşımamaktan utandı. Ölüleri unutmak, onları bir daha öldürmek gibiydi. Bu yaşlı hanımın zihninde kalan tek anısına odaklandı. Onlar için yapabileceği tek şey buydu.
Sayfa 258Kitabı okudu
Thorn üzüntülü bir ses tonuyla "Tekrar gelecek misiniz?" dedi.
"Neden?"
Ophelie savunmaya geçmekten kendini alamamıştı. Aynanın içinden Thorn'un yansımasını gördü; kaşlarını yara izinin şeklini değiştirecek kadar çatmıştı.
"Aynalardan geçme yeteneğiniz sayesinde bana Ayışığı'ndaki durumu aktarabilirsiniz." Ardından daha alçak bir sesle, birden ayakkabılarına ilgi duymuş gibi bakarak devam etti. "Bir de, sanırım size alışmaya başlıyorum."
Sayfa 251Kitabı okudu
Ondan her şeyi beklerdi. Şiddet. Küçümseme. İlgisizlik.
Thorn'un Ophelie'ye aşık olmaya hakkı yoktu.
Sayfa 252Kitabı okudu
Buna rağmen kendilerini ölüme terk etmişler miydi? Hayır, yeni bir hayat keşfetmişlerdi.
Çocuksuz bir çocuk odasından daha uğursuz hiçbir şey yoktu.
Sayfa 109
Thorn faturalar elinde, tek bir söz bile etmeden ona bakıyordu. Bu zayıf, koskoca bedenin gözlerine baktığında, Ophelie o gözlerde hiçbir kızgınlık bulamadığına şaşırdı. Thorn özellikle şaşkın görünüyordu. Sanki kendisi Ophelie'den daha çok hatalıymış gibi nihayet gözlerini kaçırdı.
Sayfa 248Kitabı okudu
"Tanrı aşkına, yine surat asmayacaksınız değil mi? Üçümüz beş yıldır bir araya gelmemiştik."
Freyja buz gibi bir sesle "On beş," dedi.
Thorn alışılmış sertliğiyle "On altı," diye düzeltti.
Godfroy gülümsemeye devam ederek iç çekti. "Zaman kesinlikle geçiyor."
Sayfa 312Kitabı okudu