güldüm ve ona bakmak için arkaya doğru eğildim; çünkü yüzünde kocaman bir gülümseme varmış gibi hissediyordum. bu, sonuna kadar tadını çıkarmak istediğim nadir bir olguydu.
ne hoş bir sesi vardı. derin. yoğun. biraz da pürüzlü. o sesle evlenebilirdim. o sesin içinde mutlu mesut yuvarlanabilirdim. sonsuza kadar bir tek bu sesi duymaya ve diğerlerinden ebediyen vazgeçmeye razı olabilirdim.