Aynı Hayatın İçinde

Anne-Laure Bondoux
Bazen bende ... :)
Bazen kader denen şeyin , yok etmek üzere bizim ailemize çullanıp çullanmadığını soruyorum kendi kendime ...
Reklam
Son perdede sahnelenen ağır bir sessizliği, bazı kişilerin sahte acıma duygusuna tercih ediyorum...
Hayatta düzene ihtiyaç var. Yoksa suda yüzen bir odun parçası gibi yoldan çıkar , yönümüzü kaybederiz...
Ihıhıhı :D
'İlk çocuğumu bekliyorum ' a göre babanın oynaması gereken önemli roller var. Çocukla anne karnındayken konuşması , anne adayının karnında ellerini gezdirmesi gereken kişi o. Büyük gün geldiğinde, doğumhaneye dalmaya hazır olması gereken kişi o. Bebek odasının güzel ve yeni boyanmış olmasına dikkat etmesi gereken kişi o.
Reklam
Elbette...
Bana sorarsanız, hayat bazen bizi birer yetişkine dönüştürme işine dört elle sarılıyor ve sizin konuyla ilgili herhangi bir seçim şansınız kalmıyor. Bu değişimin bu derece radikal , ağrılı ve sıkıntılı olmamasını dilerdim elbette...
Ölüm ortaya çıktığında ,hayat ne kadar da anlamsız. Bizim için gerçekten de önemli olan her şey , bir anda göz ardı edilebilir şeylere dönüşüyor.
Reklam
Zamanın çabuk geçtiği bir gerçek... Sonsuza dek durmuş olduğunu düşündüğümüz anlarda bile ...
Bombaların patlamasındansa , balonların patlamasını yeğlerim..
Kurşunları yiyenler hep küçük askerler , bu sırada yöneticiler arka planda , sıcakta bekliyorlar..
Dudaklarımı sıktım;bir anda korkunç bir can sıkıntısı dalgasının bedenimi sardığını hissettim.
Boşluğa aklımdan geçenleri fısıldıyorum.Onlarla konuşmak için ne mezarları başında kendi içime dönmeye ne de bir fotoğraf albümü açmaya ihtiyacım var.Odamın duvarı,tavanı ya da penceresi işimi görüyor.