Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

2017 Nisan

Ayraç - Sayı 090

Ayraç Dergisi

Ayraç - Sayı 090 Sözleri ve Alıntıları

Ayraç - Sayı 090 sözleri ve alıntılarını, Ayraç - Sayı 090 kitap alıntılarını, Ayraç - Sayı 090 en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Batı, gökyüzüne baktıkça yıldızları, güneşi, ayı gördü; gördü ama Tanrı'yı unuttu. Oysa, evren Tanrı'nın yazdığı bir şiir. Deney, gözlem ve bilim onu okumak için gerekli alfabe.
Ömer Faruk K.Kitabı okudu
İçerisinde yaşadığımız çağın temel sorunsalı hiç çekinmeden söylenebilir ki, aşırı pozitiflik ve fazlalıktır. Zayıflık bir kusur; yavaşlık bir beceriksizlik; olumsuzluk ölümcül bir günah; asosyalite tanrısal bir ceza olarak değer görmekte, günümüzde.
F.Gökhan ÖzcanKitabı okudu
Reklam
Kapitalizmin hızlandırdığı yaşamda duygular da körelir. Özgürlük aktifliğe bağlanır ve bu sebeple duyguların olağan ritmi kaçar. Söz gelimi öfke, sınırlarını, hakkını savunmak isteyen birinin zamanıdurdurmasını ve her şeyi baştan aşağı sorgulamasını sağlayan bir duygu olarak kapitalist toplumda hoş görülmez. Kişi kendisini ezen patronuna öfkelenemez; en fazla kızar ve içe doğru patlar.
Zayıflık bir kusur; yavaşlık bir becerisizlik; olumsuzluk ölümcül bir günah; asosyallik tanrısal bir ceza olarak değer görmekte günümüzde.
Hakikatin yorgunluğu
Eskiden yorgunluk hakikatin, dünyaya duyulan güvenin bir parçasıydı. Yani insanın kendine ait zamanından ve kendine dönük eylemlerinden kaynaklanırdı. Aşırılığın benlikleri tükettiği bir çağda parçalanan bireyin yorgunluğu ise, dünyayı hiçleyen, şiddet içeren trajik bir yorgunluktur.
Sayfa 10 - Adorno,minima moralia
...Savaşçıların paramparça ettiği, krizlerin vurduğu ülkelere giden insani yardım camiası, tatile çılmış uluslararası jet sosyete gibi görünmekten rahatsız olmuyor. Land Cruiser'larını savaşın harap ettiği şehirlerde her gece restoranların, barların ve diskoların önüne üç şerit halinde park ediyorlar. Yardım çalışanlarının gittiği her yerde fuhuş hemen artıyor. Bar sandalyelerinde kucaklarında yerli ergen kızlarla oturan bilimsel tarım uzmanları, milenyum hedefi uzmanları ya da toplumsal cinsiyet çalışması danışmanları gördüm. Gündüzleri çocuk askerler ve savaş yetimleri için emek harcayan ve geceleri de günün yorgunluğunu çocuk fahişelerin kollarında çıkaran yardım çalışanlarını tanıdım."
Sayfa 14 - Kadir PektezelKitabı okudu
Reklam
Kaygı
Bu küstah endişe bu kutsal evham belki de İçinde bulunduğumuz çağın çürümesinden kendimizi sakınmak için kurban ettiğimiz hayvanları yakacak ateştir.
Sayfa 8 - Soren kierkegaard
Bosnalılar, gazetecilerin önünde uluslararası hayırseverlere,"Size ihtiyacımız yok" diye haykırdılar."Kendimizi korumak için silaha ihtiyacımız var.Sizin yiyecek ve ilaç yardımlarınız sadece bizim sağlıklı ölmemizi sağlıyor."
...keşke bir yerin sahte yerlisi olmaktansa başka bir yerin hakiki yabancısı olarak kalabilseydik.
Asım ÖzKitabı okudu
Okumak aslında inasanın kendine bir cevap aramasıdır. Bir çare üretme aracıdır okumak...
Reklam
Kapitalizmin hızlandırdığı yaşamda duygular da körelir. Özgürlük aktifliğe bağlanır ve bu sebeple duyguların olağan ritmi kaçar. Söz gelimi öfke, sınırlarını, hakkını savunmak isteyen birinin zamanı durdurmasını ve her şeyi baştan aşağı sorgulamasını sağlayan bir duygu olarak kapitalist toplumda hoş görülmez. Kişi kendisini ezen patronuna öfkelenemez; en fazla kızar ve içe doğru patlar.
F.Gökhan ÖzcanKitabı okudu
Aşırılık ve beraberinde getirdiği patolojiler, çoğu zaman görmek istemediğimiz iç boşluğumuzu doldurma isteğimizin zorunlu ve zorlanımlı bir ruhsal ürünüdür. İletişim iyidir söz gelimi, ancak fazla iletişim iletişimsizlik, fazla sağlık hipokondri (evham), fazla güç şiddet, fazla dikkat odaklanma sorunları, fazla sosyallik yalnızlık yaratmaktadır. Görüldüğü üzere boşluk doldurmak şiddet içeren, her şeyi ters yüz eden bir eylemdir.
F.Gökhan ÖzcanKitabı okudu
Ömer Faruk K.
Türk toplumunu tek bir kelimeyle tanımla deselerdi "tereddüd" derdim, ve eklerdim: Türkiye iki asırdır tereddüd içinde bocalayan bir toplum. Ne Batılı olabildik, ne Doğulu kalabildik. İki yüz yıl­lık çabanın bizi getirip bıraktığı yer, Şerif Mardin'in deyimiyle “çift milletli bir toplum” oldu. Laiklikle dindarlık, demokra­siyle despotizm, alafrangayla alaturka, modernizmle gelenek arasında bocalayan, tereddüd geçiren bir toplum.
Öyküler biriktirdim. Yazdım, yaşadım. Kabuğumdan çıkıp dünyaya baktım.
32 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.