Ayrılmak

Dan Franck
Binlerce kilometre uzağa bile insan kafasını da beraber mi götürür?
Sayfa 128Kitabı okudu
Reklam
çünkü onu aramak istemiyordu, onu düşünmek de istemiyordu, unutmak, unutmak...
Bozgun ayrılıkta değildir, ayrılma sonrası kopuş esas bozgundur. Ayrılık birlikte yaşamanın son perdesidir.
“Başkalarına göre yükselen bir yazardır. Kendine göre inişe geçmiş bir insan. Dışı bayram yapar içi kan ağlar...Dışa yansıyan pırıltısıyla kendini tüketen sorunlar arasında bir denge oluşturmayı beceremez.”
Sayfa 145
Birbirlerinin kollarına yalnızca birbirlerini sevdiklerinden değil, fakat birlikte oluşturabilecekleri şeyi de sevdiklerinden atılmışlardı.
Sayfa 70 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Adam kadının elini tutuyor. Elinde kadının eli ağırlaşıyor. Kadının parmakları kıpırdamıyor, adamın elini hafifçe sıkmıyor dahi. Ölü bir ten.
Sayfa 9 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
“Eskiden sokakta adamın koluna girerdi. Artık onunla yan yana, elleri adamın hediye ettiği mantonun ceplerinde yürür. Bu mantodan nefret eder adam, cepleri yüzünden.”
Kadın artık ne bir kadın ne de bir sevgilidir, sadece bir yolcudur.
Sayfa 11 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Adam, kadınla giriştiği iktidar mücadelesini her zaman kaybetti.
Sayfa 15 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Reklam
-Neyi bekleyeceksin? -Seçim yapmanı.
Sayfa 45 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Fakat kadın, başkalarına rahatlıkla ayrıldığı zamanı artık ondan esirger.
Sayfa 17 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
"[...] onları otuz dokuz saatten daha fazla uğraştıran bir yığın işleri, yorgunlukları, bıkkınlıkları, ufak tefek üzüntüleri, pek fazla olmayan umutsuzlukları vardır."
Kadın sık sık, "Bana yazman hoşuma gidiyor," der. Bazen de, öfkeyle: "Hala yazıyorsun bana!"
Adam kadınla esas konuşmak istediği şeyi o gece konuşamaz. Önemli bazı şeyler vardır ortada.
Sayfa 20 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Resim