Gençliğin bittiği yerde acizliğin başlayacağının kabulü; sizi, bu zavallılığın bitmesi için ölüm beklentisine itti ve böylece yaşınız ilerleyince aciz olmanız gerektiğine ikna ettiniz genç bedenlerinizi daha çocuk yaşta.
...
Halk arasında bu demin adı 'bir ayağı çukurda' dönemidir. Bu final o kadar kanıksanmıştır ki insanlar çukurda olmayan diğer ayaklarını fark edememiştir hatta fiilen çukur arar bu zavallılar; çünkü kimse onlara 'Eğer bir ayağın çukurdaysa ötekiyle bas çık!' dememiştir.
Ne gariptir ki birçok Müslüman birilerinin dolduruşuna gelip sırf bu sorudan sebep" Eğer bu kitabı Allah gönderseydi bunu da mutlaka anlatırdı "diyerek cevabın Kur'an'da olmadığı ön yargısıyla inancını yitiriyordu .Yine ne hazin hazindir ki bu soru ,hoca olduğunu iddia eden sözde ilim adamlarının da kabusuydu .Kısacası doyurucu açıklama yapabilen kimse yoktu ve ikiye bölünmüştü din anlatıcıları bu konuda ."En yakın yerleşim birimi referans alınmalı diyordu bir kısmı ."Güzel de burası zaten yerleşim birimi" dedikleri zaman ise "yahu ne anlamaz insanlarsınız siz .Bize bak kıl işte; hem burayı fethettiniz de orası mı kaldı ?Sizin ne işiniz var Kutup'ta ?cevabıyla karşılaşıyor ve yalandan inanmaya devam ediyorlar dı gerçeği ört bas ederek.
Gerçekten de bu ultradisiplini sadece insan bozuyordu. Yokluğu dünyayı güzelleştirirken varlığı hiçbir işe yaramıyor; aksine kırıp döküyordu her gördüğünü.