En Beğenilen Baba, Dışarıda Bir Melek Var! Gönderileri
En Beğenilen Baba, Dışarıda Bir Melek Var! kitaplarını, en beğenilen Baba, Dışarıda Bir Melek Var! sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Baba, Dışarıda Bir Melek Var! yazarlarını, en beğenilen Baba, Dışarıda Bir Melek Var! yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kitaplarımı seçerken, eğer bildiğim, takip ettiğim ve beğendiğim bir yazar değilse, genellikle kitabın adına ve kapağına ilgi duyarak alırım. Bu kitabı da aynen böyle seçtim, umduğumu bulmadım desem yalan olur. Kitabın içinde hem dünyanın farklı ülkelerinden hem de ülkemizde geçen daha çok gizemli ve ürkütücü kısa kısa hikayelerden oluşan ilginç bir kitap. Ayracı bile korkma nedeni . Adrenalin içeren mola vermek isteyenlere tavsiye ederim
1900’lerin başında, İngiltere’de yaşayan dul bir kadın ve
yetişkin kızı uzun ve yorucu bir Güneydoğu Asya tatilinden
dönüş yolunda son durakları olan Manş Denizi kenarındaki
küçük Fransız kenti Trouville’e sabahın erken saatlerinde ulaşmışlardı.
Buradaki bir otelde gün boyunca dinlenip ertesi gün kendilerini
İngiltere’ye götürecek olan
Şehir efsanelerinden yola çıkarak hazırlanmış bir kitap. Hep deriz, çok ilginc bir sey duydum ya da yasadim, diye. Cinlerle, perilerle ilgili ya da mezarlik ve ölümlerle ilgili garip aciklanamayan tuhaf olaylar anlatilir çevremizde. Kimi zaman da biz duydugumuz bir olaydan esinlenerek bahsederiz böyle gizemli olaylardan. Iste bu tür efsaneler, tuhaf ve ürkütücü olaylarin derlenmesi seklinde yazılmış. Meraklılarının ilgiyle okuyacaklari bir kitap olmuş.
Bu kitapla dünya genelinde ve Türkiye'nin çeşitli illerinde dilden dile dolaşan hayalet hikayelerini, gizemli ölümleri, ülkeleri değişse de aynı kapıya çıkan şehir efsanelerini okudum.
Kapalıçarşı'nın altında, daha doğrusu İstanbul genelinde bulunan gizli yeraltı geçitlerinden, Büyükada Rum Yetimhanesi'nin kısa anlatımla baştan sona hikayesine, birkaç kitap önce okuduğum #AdımıSöyle romanındaki "Kanlı Mary" ritüelinden, İzmir'deki Kaybolan Gelin efsanesine kadar değinmiş yazar. Kaynakça kısmı kısıtlı verilse de zaten bahsedilen olaylar dilden dile özü aynı kalsa da eklenmelerle değişen anlatımlardan oluştuğundan okuması keyifliydi; keyifli derken de ürkütücüydü ;)
19. yüzyılın ikinci yarısında Londra’da üst sınıf kadınların
son meraklarından biri sokakta küçük süs köpekleriyle dolaşmaktı.
Birbirinden şirin, bol tüylü bu minik köpekler çoğunlukla leydilerin
kucaklarında taşınıyordu. Az bulunan bu cins köpekler popüler
oldukları için yüksek fiyata alıcı buluyordu.
Bir öğleden sonra alışverişe çıkan