Aleviliğin Tarihsel Altyapısı Yahut Anadolu'da İslâm-Türk Heterodoksisinin Teşekkülü

Babaîler İsyanı

Ahmet Yaşar Ocak

Quotes

See All
Burada eğer, konunun kendi birliği içinde genel vaziyetine bir göz atılacak olursa, aşağıdaki biçimde özetlemek mümkündür: 1237 yılında, II Gıyaseddin Keyhusrev babası I. Alaeddin Keykubad'ın zehirlenerek ölmesinden sonra Anadolu Selçuklu tahtına geçmiştir. Babasının zamanında doruk noktasına erişen memleketip siyasi, içtimai ve iktisadi nizamı, yeni genç sultanının beceriksiz ve kötü idaresi yüzünden hızla alt üst olmaya başladı. Bilhassa veziri Sadeddin Köpek'in kendi ikbalini ve iktidarını daha da yükseltmek için işlediği siyasi cinayetler ve gayri meşru bir takım faaliyetleri, halkın hayatında büyük krizler meydana getirdi. Bu arada göçebeler ve köylü ahali bu kötü yönetimden son derece zarar gördü. İşte bu genel rahatsızlık yüzündendir ki, 1240 yılında bir ihtilal patlak verdi.
Sarı Saltık'ı böyle görünürde ikili bir şahsiyete sahipmiş gibi gösteren menkabelere gelince, J. Deny ve F.W. Hasluck'un da isabetle teşhis ettikleri üzere, bu menkabeler esasında, Balkanlar'da İslam propagandası yaparken , yerel halkı kolayca müslümanlığa ısındırmak için, onların çok iyi bildikleri eski hıristiyan azizlerinin menkabelerini çok basit olarak Sarı Saltık'a uyarlayan Bektaşi dervişlerinin marifetidir. Bektaşi senkretizmi bunu çok iyi yapagelmiştir. Nitekim Amasya'da da Baba İlyas'ın kah Aya Yorgi'yle (Saint Georges), kah İlyas Peygamber'le, kah Aya Teodor'la (Saint Theodore) özdeşleştirildiğine daha yukarıda temas olunmuştu. Buraya kadar söylenenlet, hiç şüphe yok ki, bu mühim tarihi simanın şahsiyetini aydınlatmaktan çok, konunun bugünkü durumunu ve arzettiği problemleri dile getirmekten öteye geçmemiştir. Bugün Orta Anadolu'da özellikle Sivas, Tokat ve Divriği, Tunceli Alevileri arasında Sarı Saltık kültü oldukça yaygındır. Bazı Alevi dedeleri, Sarı Saltık Ocağı'na mensup olup onun soyundan geldiklerine inanırlar.
Reklam
Anadolu Selçuklu yönetimi, Moğol tehdidi karşısında, esasında Moğol karşıtı olan Türkmenleri yanına alarak istilaya karşı koymayı becerememiştir.
XIII. yüzyılda Anadolu'da en faal heterodoks tarikatlardan biride Haydarilik'tir. Aslında bu tarikat, Yeseviliğin Kalenderilik'le karışımından doğmuştur ve ikincisine daha yakın olduğu için onun bir kolu olarak da telakki edilebilir. Kutbeddln Haydar (öl. 1221'den sonra) isimli bir Türk şeyhi tarafından kurulan Haydarilik, Türkmen muhitlerinde süratle yayıldı.Zave'de büyük bir zaviyesi olan Şeyh Kutbeddln Haydar, çok şöhretli bir şahsiyetti. Onun müridieri Moğol istilasının başlamasına kadar Orta Asya'da ve İran'da faaliyet gösteriyorlardı.
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.