Plautos, "Yüreğim var, var ama yüreğimi dayayacak bir yer yok" diyor. Bütün mesele yüreğimizi dayayacak yeri bulmak. Yüreğimizi dayayacak yer bulabilirsek, sevmeyi ve mutlu olmayı da başarabiliriz.
Nihayet bireyselleşip bencilleştik
Herkes kendi kazandığını yiyor..
Gücü olan güçsüz olanı eziyor..
Büyük balık küçük balığı yutuyor..
Herkes kendi kuyusunda boğuluyor..
Her kaptan kendi gemisini kurtarmaya çalışıyor..
Ama kendi gemisini kurtarırken, çevresindeki gemileri batırmakta sakınca görmüyor...
Nihayet bireyselleşip bencilleştik
Herkes kendi kazandığını yiyor..
Gücü olan güçsüz olanı eziyor..
Büyük balık küçük balığı yutuyor..
Herkes kendi kuyusunda boğuluyor..
Her kaptan kendi gemisini kurtarmaya çalışıyor..
Ama kendi gemisini kurtarırken, çevresindeki gemileri batırmakta sakınca görmüyor..
Thornton'dan, bu konuda, aşağı yukarı her şeyi açıklayan bir cümle: "Türklerin ahlakı, çocuklukta, iyilik telkini alarak değil, toplumda kötü örnek görmeyerek gelişir..."