İstiklal Harbi Hatıraları

Babam Mehmet Akif

Emin Akif Ersoy

Quotes

See All
İstiklal Marşı şairi rahmetli Mehmet Âkif Ersoy'un, Emin Âkif Ersoy adlı bir oğlu olduğunu bilir misiniz? Emin Âkif, henüz on üç yaşında iken İstiklâl Mücadelesi'ne katılan babasıyla beraber Anadolu'ya geçmiş, zafere kadar yanında kalmış, sonra beraberce Mısır'a gitmiştir. Emin Âkif şimdi ana vatandadır ve safahat şairinin bilinmeyen taraflarını kucaklayan hatıralarını Millet'in muhterem okurlarına sunmaktadır.
Cemiyetteki büyük insanlar buhranlı günlerde ortaya çıkarlarmış.
Sayfa 115 - Kurtuba KitapKitabı okudu
Reklam
Düşmanda silah, cephane, malzeme bol. Müslüman Türk'te mi? Ne gezer. Silah, cephane ve erzak bakımından düşmanla kıyas kabul edilmez bir yokluk. Bu yokluk içerisinde yegâne "var"ı iman'ı, bu imandan aldığı güç ve ümitle kazanacağına inancı.
Sayfa 88
Emin Akif'in yürek burkan hazin sonu, kelimeler kifayetsiz...
Hastaneden çıktığında (Kasım 1966) geceleri Tophane'de terk edilmiş bir kamyonetin karoseri içinde yatmaya başladı ve 24 Ocak 1967'de bu karoserin içinde ölü bulundu. Reşad Ekrem'in nitelemesiyle Emin Âkif: "(...) hayatı kendi itirafları ve bütün teferruatı ile zabt edilerek yazılabilmiş olsaydı, dünya edebiyatında yeri olan İtalyan yazarı Tullio Murri'nin Kürek Cehennemi isimli eserinin ayarında dehşet verici bir romanın kahramanı olabilecek kara bahtlı bir adam"dır. Hayatıyla ilgili ayrıntıların büyük çoğunluğu yazıya dökülmemiştir.
kurtuba kitapKitabı okudu
Düşmanın, taarruzlarını bağrında boğan o kahraman toprak! Bugün çok kıymetli şehitlerimizin muazzam bir makberesi olduğu kadar, Ankara'yı işgal ederek Türklüğü haritadan silmek sevdasıyla can veren zebunkeş düşmanlarımızın seraplar ile karşılaştıkları suya hasret bir vatan köşesidir.
Sayfa 48
Anayurdunu zebunkeş ve nâmert düşman istilâsından korumak için ölümü; şerefin, şehametin en yüksek rütbesi telâkki eden kahramanlar; o pek karanlık günlerde Mehmet Âkif'e bir İstiklâl Marşı yazabilmek ilhamını aşılamıştır.
Reklam
Vatan şairimiz.
Yunanlıların vatandaşlarımıza yaptıkları hakaretlere mülevves çizmeler altında çiğnenen mabetlerimizin haline için için yanıyor, cidden müteellim oluyordu. Mehmet Âkif'i yazarken ağlar bir vaziyette hem de bol gözyaşları dökerek derin derin hıçkırarak ağlar bir halde çok gördüm.
Sayfa 58
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.