Kendi şöyle anlatırdı: “Babamın saltanatı zamanında, on iki yaşında idim. Her sabah ata binip saraydan kaçmayı âdet edinmiştim. Başımı alır, İstanbul'un her tarafına gider, bendegânımdan (özel hizmetli) kimseyi yanıma almak istemezdim. Yine böyle bir gün İstanbul tarafında gezerken atımı zaptedemedim. At hızla koşmaya başladı ve beni, o zaman