Özetle,
Avrupa Avrupa Avrupa Avrupa Avrupa...
Avrupa hayali, Avrupa Birliği, azınlıklar, utanç (!).
Storytel sayesinde sesli kitap olarak dinledim, iyi ki kitabı alıp okuma hatası etmemişim.
Babamın BavuluOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 20192,648 okunma
Orhan Pamuk'un ödül alırken yaptığı konuşmaların derlenmesiyle oluşturulan kitap, babasının bir bavul içerisinde oğluna bıraktığı eserleriyle yazarlığa başlama sürecini, bazı eserleri oluşturma ve bazı olaylara dair görüşlerini içeren kitabı Pamuk'u ve eserlerini daha iyi anlamak adına okuyabilirsiniz.
Orhan Pamuk un bu kısacık kitabı bir kurgu kitabı değil. içinden gelenleri en çok neden yazdığına vurgu ve neden yazdığıyla alakalı paylaşımlarını yaptığı anı diyebileceğimiz ödül törenlerindeki konuşmalar. İlk konuşma, babasının seyahatlerdeki yazdığı defterlere bakışı, ön yargıları kendinın yazma ediminde bulduğu mutlulukla onun defterlerini merak etmesi ve bu duyguları vermesi güzeldi. Bir şekilde babasının yazma amacıyla kendisinin yazmasının ne anlama geldiğini çözüyor. karakterlerini karşılaştırıyor babalığını sorguluyor. onun ekonomik sosyal toplumun içindeki yeriyle kendininkini jenerasyonlar arası farkı da gözeterek.
Babamın BavuluOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 20192,648 okunma
"Iyi edebiyatın seslendiği şey yargılama gücümüz değil, kendimizi bir başkasının yerine koyabilme yeteneğimizdir."
Daha önce hiç Orhan Pamuk okumadıysanız Orhan Pamuk dünyasını anlamak için okumanız gereken bir ön bilgi kitabı aslında "Babamın Bavulu". Eğer Orhan Pamuk okuyucusu iseniz de yazar ile ilgili düşüncelerinizi derinlestirecek nitelikte bir ek bilgi kitabı...
Yıllarca yaptığı açıklamalar, yazdığı kitaplar,hayatı olay olmuş sevgili Nobel Edebiyat Ödüllü yazarımızın bu kitabını ben her ikisinin de karışımı olaram okudum ve açıkçası "Babamın Bavulu" konuşmasından oldukça etkilendim. Zaman içinde yazarımızın karşılaştığı edebiyat dışı söylemlere içerleyerek,yaptığı konuşmalarda hem Türkiye'deki hem de Avrupa'daki karşıtlarına karşı konuşma dilini sertleştirdiğini farkettim. Etkilendiği yazarları yeri geldikçe -siyasi sebeplerden olsa da- bahis konusu ederken kullandığı açıklamalar oldukça aydınlatıcı...
Bir solukta,keyifle okumanızı dilerim :)
Yazarın okuduğum ilk eseri. Betimlemeler, yaşanmışlıklar o kadar gerçek bir şekilde aktarılıyor ki bu noktada şapka çıkarmamak elde değil. Ancak bu kitabın ödül konuşmalarından ibaret olduğu gerçeği ile yorumlamak gerektiğine inanıyorum. Bu noktada yazarın siyasi düşünceleri ve bakış açısı ile ilgili genel bir fikre kapılıyorsunuz. İşte tam da burada, nadiren görmek istediğimiz bir tekdüzelik ve basma kalıp kabullerin varlığını hissetmek üzüntü verici. Batı hayranlığı temelinde yaşadığı toplumu eleştirmek zengin ve kaygısız bir aydının sığlığından öte bir şey olmamalı. Eleştirel bakış açısının bir kabul üzerinden tek taraflı olarak değil, evrensel, rasyonel ve kuşkucu olması gerekmez mi? İşte bu sebepten, üreten aydınlarımızın da taraf olmaktan öte topluma faydaları olamıyor maalesef.