Balkanlar Yanıyor
Nevzat KutluBalkanlar Yanıyor Sözleri ve Alıntıları
Balkanlar Yanıyor sözleri ve alıntılarını, Balkanlar Yanıyor kitap alıntılarını, Balkanlar Yanıyor en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Osmanlıda gizli olan her şey, sadece Türkler için gizli; yasak olan her şey de sadece Türkler için yasaktı..
Sayfa 17Kitabı okudu
Balkanlar'a düşen ateş, bütün bölgeyi sarmıştı adeta. Rum Bulgar, Sırp, Karadağlı askerler, çeteciler, din adamları, yerli halk; yüz yıllardır içlerinde biriktirdikleri kinlerini ortaya döktüler. Kin acımasızlığı, acımasızlık zulmü, zulüm katliamı getirdi ve azgın bir fırtına gibi her yeri etkisi altına aldı. Balkanlar, beş yüz yıllık barış ve hoşgörü döneminden sonra; zulüm, işkence, yağma, tecavüz ve katliamlarla dolu Orta Çağ Avrupa'sının karanlık girdabına kapılmıştı adeta. Kısacası, Balkanlar yanıyordu artık.
Sayfa 281Kitabı okudu
"Tam bir sırtlan sürüsü bunlar. Tek başlarına hiçbir şey yapamazlar ama sürü hâlindeyken, aslanlara bile saldırıyorlar."
Sayfa 226Kitabı okudu
Subayların, astsubayların, askerlerin elbiseleri, paltoları, parkaları çamur içindeydi. Ayakkabıların çoğu elden çıkmış, yırtılmış, parçalanmıştı. Herkes yorgun ve perişandı ancak "vatan savunması" diyorlar, "namus" diyorlar, başka bir şey demiyorlardı.
Sayfa 259Kitabı okudu
Ölü bedenler, ateşten korkmazdı...
Sayfa 216Kitabı okudu
Sıkıntı ve üzüntü ile başlayan yolculuk, giderek, aynı kaderi paylaşan insanların birbirlerini daha yakından tanıdıkları, hiç kimseyle paylaşamadıkları sırlarını paylaştıkları bir yolculuk hâline geldi.
Sayfa 199Kitabı okudu
Balkanlar, beş yüz yıllık barış ve hoşgörü döneminden sonra; zulüm, işkence, yağma, tecavüz katliamlarla dolu Orta Çağ Avrupa'sının karanlık girdabına
kapılmıştı adeta. Kısacası, Balkanlar yanıyordu artık.
Tek bir düşünceleri vardı: Bu düşmana esir olmayacaklardı... Şehit düşecekler, esir düşmeyeceklerdi...
Sayfa 321Kitabı okudu
Yaralarını, hâlsizliklerini, yorgunluklarını, açlıkların unuttular. Bu vatan, onlardan son bir görev bekliyordu. Savaşı kazanamayacaklarını anlamışlardı artık, hiç olmazsa onurları ile şehit düşmeliydiler, vatan için.
Sayfa 318Kitabı okudu
Türk mahallelerindeki genç kızlar, kadınlar, azgın Rum azınlığın zulmüne terk edildiler. Kasabaların, köylerin yolları, sokakları, caddeleri insan cesetleri ile dolup taştı. Kısacası, Selanik'in teslim olunca, Türk ve Müslüman halk yüz yıllardır sahibi oldukları topraklarda birer yabancı, birer sığınmacı oldular. İtildiler, kakıldılar, hor görüldüler Topluca yok edilmeye çalışıldılar.
Sayfa 346Kitabı okudu
Eski komutanlar, savaş devam ederken bile kitap okurlarmış.Kitap, insanın ruhunu dinlendirir, zihnini açarmış.
Sayfa 284Kitabı okudu
Yüz hatlarının sürekli gergin olması, yetişme tarzından çok gençlik, hatta çocukluk yıllarından beri çektiği sıkıntıların bir yansıması gibiydi.
Sayfa 111Kitabı okudu