En Beğenilen Balkanlar'da Osmanlı Mirası ve Milliyetçilik Gönderileri
En Beğenilen Balkanlar'da Osmanlı Mirası ve Milliyetçilik kitaplarını, en beğenilen Balkanlar'da Osmanlı Mirası ve Milliyetçilik sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Balkanlar'da Osmanlı Mirası ve Milliyetçilik yazarlarını, en beğenilen Balkanlar'da Osmanlı Mirası ve Milliyetçilik yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ağır ağır okunacak çok kıymetli bir derleme olmuş. Kemal hocanın çok farklı tarihlerde Balkanlar üzerine yazdığı yazılarından oluşuyor. Balkan Coğrafya, tarih ve kültürüne ilgi duyanlar için çok önemli bir eser.
"Türk okulları ve Türk gazeteleri kapatıldı ve Bulgar okul çocuklarına Türklerden nefret etmeleri öğretildi."
Kemal H. Karpat
"Balkanlarda Osmanlı Mirası ve Milliyetçilik" farklı zamanlarda yazılmış makalelerin derlenmesiyle oluşturulmuş. Kitap genel olarak, Osmanlı Devleti'nin 17-18.yy den sonraki döneminde Balkan devletleriyle ve Balkan topraklarıyla gelişen ilişkilerine odaklanıyor. Milliyetçilik anlayışının gelişmesinden sonra bu olgunun Balkan devletlerindeki yansıyışlarını ve her birinin ulus devlet olma konusundaki ihtiraslarından dolayı Osmanlı'dan kopuşlarını anlatıyor. Yazarımız, birçok Balkan milletinin bir diğer ortak özelliğinin de Osmanlı Devleti'ndeki ayaklanmalarına ve özerkliklerine meşruiyet getirmek için sahte bir milli tarih anlayışı yaratması ve etnik kimlikler oluşturması olduğundan bahsetmiş. Aynı zamanda kitap, Bulgaristan veya Yunanistan gibi ülkelerin Türklerin ve Müslümanların dini ve milli kimliklerini yok sayıp onlara yaptıkları zulümleri ve yürüttükleri kirli politikaları da göz önüne sermiş. Türkiye'de çok konuşulmayan, yazılmayan ve bilinmeyen Gagauzların tarihi hakkında da okunması gereken yazılar yazmış. Konuya ilgisi olan okurlarımıza tavsiye ederim. Okurken yer yer sıkılsam da Karpat her Türk'ün bilmesi gerektiğini düşündüğüm tarihi olaylara da değinmiş.
Balkan mitolojisinde gerçek nedenleri ne olursa olsun “milletlerin” yada “milli” önderlerin bütün başarısızlıkları düşmanın, yani “onların” şeytanca oyunlarının bir sonucu olarak kabul edilmektedir. Onlar Müslüman Türkler olarak tanımlanmaktadır.