Bana Uzun Mektuplar Yaz
Cihan AktaşEn Eski Bana Uzun Mektuplar Yaz Gönderileri
En Eski Bana Uzun Mektuplar Yaz kitaplarını, en eski Bana Uzun Mektuplar Yaz sözleri ve alıntılarını, en eski Bana Uzun Mektuplar Yaz yazarlarını, en eski Bana Uzun Mektuplar Yaz yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Türk'ün Türk'ten başka dostu yoktur bacılarım, dedi Müjgan abla, elindeki kağıtlara göz attıktan sonra.
Sayfa 184Kitabı okudu
Bana vuracağını hiç tahmin etmediğim için yüzüme inen tokata önce inanamadım. Birdenbire gözlerimden yaşlar boşandı. Yüzüm alev alev yandığı için değil hırsımdan.
Sayfa 205Kitabı okudu
Yarınlar, yarınlar... Yarınlardan sözeden bir şarkıyı söyleyince solcu olunuyor 5-A'da, devrimci olunuyor. Gerçek kelimesi onların, barış özgür arkadaş dost yoldaş kelimeleri de sadece onların... Ve yoksulluk da öyle; sanki yoksulluğu yalnızca solcular dert edinebilir.
Sayfa 380Kitabı okudu
âh..
Çoğu zaman birlikte yeleleri alev gibi yanan kanatlı bir atın yani benim efsane atımın sırtında dolu dizgin, Demir Perde'yi, mayınlı arazileri, balta girmemiş ormanları, karanlık uçurumları, tuz göllerini, stepleri aşarak Orta Asya'ya ulaşmaya çalışıyorduk.
Sayfa 421
Pembe koluna girmişti ve Aslı koluna giren ince parmaklarda Halide’nin ellerindekilere benzeyen kırmızı lekeler gördü. Uyuz lekeleri... Tuhaf bir koku alır gibi oldu Pembe’den, yine de kolunu çekmedi. Biriyle konuşmak istiyordu şimdi, kendisini canı gönülden dinleyecek birine evinden ve ailesinden söz etmek istiyordu.
Sayfa 82Kitabı okudu
Her şey bir imtihan vesilesi, diyordu Cemile. Uyuz da bronşit de sınıfta kalmak da aileden ayrı düşmek de... İmtihan dünyası bu dünya.
Sayfa 109Kitabı okudu
Bir kere, Fatma Girik'in kaşlarına benziyordu kaşları da o yüzden... Hemen kabul etmiştim evlenmeyi. Duvağı açtığımda yüzüne bir baktım, ilk bakışta benziyor ama belli ki o değil. Sanki benim beğendiğim kızın müsvettesi. Kızkardeşini istedim, ablası çıktı hocam, olur mu böyle şey!
Sayfa 141 - İz YayıncılıkKitabı okudu
Ülkü...
Ülkü, diye yazmıştı son mektubunda, tek bir cümleyle ifade etmek istersek, Tanrı’nın insanlara değen elidir ülkü Aslı’cığım. Başbuğ’umuzun dediği gibi, ülküsüz insanın çamurdan farkı yoktur.
Sayfa 177Kitabı okudu
Canım, Murat bizim sınıftaki bazıları gibi sözde devrimci değil ki... Gece üniversiteye gidiyor, gündüz fabrikaya. Bütün gün ancak dört ya da beş saat uyuyor. Grevlere, yürüyüşlere katılıyor, emekçi gibi yaşıyor. Ve gecekonduda oturuyor, düşünsene! İstese pahalı bir semtte bir ev kiralayabilir ama kapitalist babasından para istemeye tenezzül etmiyor.
Sayfa 188Kitabı okudu