Bana Yasak Sözler Söyle

Yılmaz Odabaşı
”Geçtiğim yerlerde büyük yangınlar vardı . Bu yüzden bu hayat bana küllerden emanet kaldı...“
ve hiç kimse zamanın ve şiirin vicdanından daha ak degil...
Reklam
Ah zaman beynime bir format at ya da geçmişin defterini öylece kapat...
Rüya...
"Rüya, bütün çektiğimiz. Rüya kahrim, rüya zindan..." -Ahmed Arif- Her rüya, bir hayatin içinden geçer ve her hayat, aslında bir rüyanın içinden ...
Günlerin yağmurlar yağarken şehla bakışlı çoçukların masum uykularına, bir rüzgâr gibi dolaşacak erken ölen çocukların çığlığı dünyanın bütün kapılarında...
"Ayni evrende yaşamamalı cellatlar ve çocuklar; ya ölmeli cellatlar ya da hiç doğmamalı çocuklar."
Reklam
Her sonbahar, dökülen biraz da ömrümüzün yapraklarıdır...
Ama istediğin kadar uzağa git; hep aynı gökyüzünü paylaşacağız ...
Hep iflah olmaz bir beddua gibi yaşadım. Hiçbir düş ömrüme denk düşmedi. Simdi hiçbir ağıt yokluguna denk degil.
-Bazen hiç gelmeyecek biri de beklenir; o bir düştür yazgina, soluğuna eklenir...-
Reklam
Siyah bir rutubetti hayat, geçtim. Siyah bir rutubetti, hepsi bu iste. Şahdamarımda birkaç bayat şiirle üstelik İmanım da gevşemişti aşktan ve hayattan...
Kar yağıyordu bu ödünç, haczedilmiş günlere ve kıyılarında bir ceset gibi kaldığımız düşlere...
Gözlerinden ömrüme giden bir yol olmalı... Yalnizligin gözlerinden belli. Baktığın her yerde hüzün duruyor. Bir esrik zamandı vurdun kapıyı gittin. Kalbimin kıyısında yüzün duruyor. Bir gün herkesin şarkısı susar. Yine yağmurlara gömülür sokaklar. Bir gün herkesin sevgisi susar. Sararıp dokülür koca hayatlar...
Zaman yener, yillar geçer. Zaman turnalar, bulutlar gibi geçer. Bakarsin bir gün gidenler döner. Ama dönmez hayat bilgisi dersinde ölü yazılan çocuklar...
Ve kalbim, Işıkları hep yanan şehrim . Kalbim, en yeşil ormanım benim. Bu da bir düş kalbimin bir Kıyısındaki.
Resim