..denetleyici sevgi, gerçek sevgi değildir; hastalıklı bir 'sevgi'dir...köstekler. Halbuki gerçek sevgi, kişiyi güçlendirir ve onun kendine olan güvenini arttırır.
Ne var ki insanları niyetimizle değil, eylemimizle etkileriz.Niyet ancak eylemde açık seçik ifade edilirse, karşı tarafa ulaşır. Bir şeyi de unutmamak gerekir: Niyet sevgi dolu olsa bile eylem öfkeli ve korkutucu ise karşımızdaki ancak o öfkeyi görür ve korku yaşar.
Eğer ailede gerçekleri algılama konusunda sorunlar varsa,"çalışırsa yapar"kanaati gittikçe baskınlaşır ve sınavdaki başarısızlığın nedeninin çocuğun "yeterince çalışmaması"olduğu düşünülür.
"Sorumluluğun bilincinde olmak, bilgiye götürür".
"Gerçek özgürlüğün kaynağını, elinden gelenin en iyisini yapma gayreti ve yaparken coşkulu olma bilinci oluşturur".
Dört mevsimlik bir sene olsa ömür,
'keşke', onun güzüne denk gelir.
Hepten vazgeçmek için erkendir,
telafi etmek için geç...
Mağlubiyetin takısıdır 'keşke'...
Kaçırılmış fırsatların, bastırılmış duyguların, harcanmış hayatların, boşa yaşanmış ya da hakkıyla yaşanamamış yılların, gecikmiş itirafların ağıtıdır.
Çarpılıp çıkılmış bir kapıda, yazılıp yollanmamış bir mektup
ta, göz yumulmuş bir haksızlıkta, vakit varken öpülmemiş bir elde, dilin ucuna gelip ertelenmiş bir sözdedir.
Feri sönmüş bir çift gözde ya da yitip gitmiş bir güzelliğin ardından iç çekişte...
'Yolunu gözlemeseydim', öyle demeseydim', terk edip gitmeseydim', en güzel yıllarımı vermesydim' diye diye
sızlanır gider.
'Keşke'nin panzehiri 'iyi ki' dir.
İlki ne kadar pısırıksa, ikinci o denli yiğittir.
'Keşke'cilerin hayatı, kasvetli bir pişmanlıklar mezarlığıdır.
'İyi ki' öyle mi ya!...
Onda yara bere içinde de olsa, yana yana, ama doyasıya yaşamış olmanın iç huzuru ve haklı gururu haykırır.