Kitap ikna ederken ya da ikna olurken nörobilim ın işleyişinden bahsediyor. Karar verirken çoğu zaman rasyonel olmadığımızı bilimsel yolla anlatıyor. Kitap beni fazla heyecanlandırmadı ve çok etkilemedi açıkçası
Tali Sharot basit bir sorunun peşine takılıyor: Başkalarını dinlerken beynimizde neler oluyor? Önce, nöroloji ve psikoloji sahasındaki son çalışmalardan faydalanarak bu etkileme-etkilenme oyununda Taş Devri’nden beri pek fazla yol alamadığımızı ortaya koyuyor Sharot. Birinin fikir ya da davranışlarını değiştirmeye çalışırken seçtiğimiz yolların çoğu aslında beynin işletim sistemiyle uyumsuz. Sonra güzel haberi veriyor: Daha iyisi mümkün; beynimizin rolünü kavrayarak bu çift taraflı oyunda kartları yeniden dağıtabiliriz.
Uzun zaman sonra bir kitap incelemesi ile aranızdayım...peki neden bu kitap incelemeye değer...çünkü kitap gerçekten içinde önemli tespitler ve bu tespitleri sosyal ilişkilerde kullanmaya yönelik bilgileri içinde barındırıyor...bu bilgileri de yapılan anket ya da testlerle destekliyor...oldukça başarılı bu yönüyle...ancak bu sayısal verilerin ve değerlendirmelerin fazlalığı konu bütünlüğü anlamında bir kayma yaratıyor bence...şöyle ki; bu çalışmalar ülkemiz dışında yapıldığı için katılımcıların değer yargıları ve yaklaşımları bizden farklılık gösterebilmektedir...gönül isterki bu tip bir kitap ve ele aldığı konuya ilişkin çalışmalar ülkemizde de yayınlanabilsin...kitapla kalın kitapsızlardan uzak durun...sağlıcakla...
UCL ve MIT’de bilişsel sinirbilim profesörü olan Tali Sharot tarafından kaleme alınan, ilk kez 2017 senesinde yayımlanan “Başkalarının Aklı” (The Influential Mind) kitabını az önce bitirdim. Deneyimlerimi sıcağı sıcağına paylaşmak isterim:
Kitabı ilk aldığımda retorik üzerine bir yolculuğa çıkacağımı düşünmüştüm; ancak profesör Tali’nin esas
Zihninizden geçen her düşünce, deneyimlediğiniz her duygu, verdiğiniz her kararın beyninizin içinde ateşlenen nöronların birer çıktısı… Ne var ki ensenizin hemen üzerinde yer alan bu biricik organ tamamıyla size ait değildir; mirastır. Zira kodları milyonlarca yıl içinde tekrar ederek yazılmış ve ele geçirilmiştir. Bu kodlamayı anlayabilir ve
