Vaktinde uyanarak elden kaçırdığımız birtakım fırsatları telafi etmemiz şüphesiz imkan dahilindedir. Beni en çok düşündüren, hattâ korkutan şey, son pişmanlık demi, "merdivenleri ağır ağır çıkıp bitirdikten sonra, eteklerinde dökülmüş, gümüş renkli bir yığın yaprağı görüp semaya ağlayarak bakılan" zamandır..
Dünyadan göç etme zamanı pişmanlık duyulmayan bir ömür; zekice, dinamik ve verimli geçirilmiş bir hayat..ne kadar büyük bir zafer !
Yadında mı doğduğun zamanlar ?
Sen ağlar idin gülerdi alem.
Bir öyle ömür geçir ki olsun
Mevtin sana hande, halka matem..
mevt: ölüm / hande: sevinç / matem: üzüntü
Ey dünya dağdağasına dalmış, ruhunun ihtiyaçlarını ihmal etmiş dostum! İşte tevbe kapısı ardına dek açık, dönüş ve uyanma imkanı elinde..
İçsen bu sudan, bir daha, dostum; susamazsın..
Bir hal gelir.. ağlayamazsın, susamazsın!
[ Arif Nihat Asya ]
Gerçekten de arı koşanlarında bilindiği üzere imrenilecek örnek bir düzen, ibret alınacak sağlıklı bir yaşam vardır. Her arı görevinin ne olduğunu bilir, durmadan çalışır. Kurallara uymayanlar kovandan hemen uzaklaştırılır. Her arı, kovanına ve beyine içten bağlıdır, gerektiğinde toplumu korumak için kendisini feda eder..
Arının içgüdüsüne uyarak koruduğu düzeni, insan toplumlarında sevgi, şefkat.. gibi duygulardan örülü olan "ahlaki sistemleri" ayakta tutar..
Toplumumuzun dirliğini korumak, onu yüceltmek istiyorsak işe ahlaktan başlamalı, insanlara salt bilgi vermek yerine fertlerin zihniyet ve karakterini işlemeye, onları vicdanlı, ahlaklı eğitmeye çalışmalıyız..
Yine dön gel, her ne olursan ol yine dön gel.
Bizim dergahımız (dergah-ı ilahi) asla ümitsizlik dergahı değildir.
İstersen yüz kere tövbe bozmuş bile olsan dön yine gel !