Provokatif ve son derece büyüleyici olan Batı Uygarlığının Çöküşü, okuru sağduyulu yönetimlerle hala önlenebilecek bir geleceğe götürüp, bırakıyor.
-Elizabeth Kolbert, The Sixth Extinction: An Unnatural History, Field Notes from a Catastrophe: Man, Nature ve Climate Change kitaplarının yazarı.
Oreskes ve Conway'ın bu şaşırtıcı ve makul yüzyılının hikayesi, George Orwell, Aldous Huxley gibi, yaklaşan felaketleri çok önceden gözleyen, yazarak peygambere dönüşen bütün yazarların zihninde yazılmış bir kitaptır. Gireceğimiz Uzun Ekolojik Felaketlerle dolu yüzyılı detaylı ve inandırıcı bir şekilde resmeden unutulmayacak bir metin.
-Kim Stanley Robinson, Shaman, 2312, Science in the Capital ve Mars üçlemesi'nin yazarı.
İnsanlık tarihinin nasıl olabileceğine dair korkutucu bir bakış. Aldırış etmemekle, bu senaryonun olasılığı artıyor. Bu kitabı okuyarak, ve ihtarlarına uyarak belki dehşetli kehanetlerini önleyebiliriz.
-Timothy E. Wirth, Birleşmiş Milletler'in Başkan Yardımcısı, eski ABD Senatosu ve Temsilciler Meclisi Üyesi
Ön kulakçık:
Bilimkurgu yazarları hayalî bir gelecek kurarlar; tarihçiler geçmişi yeniden inşa etmeye çalışırlar. En nihayetinde, her ikisi de bugünü anlamanın peşindedir. Bu denemede, bugünümüze ve (olası) yarınlarımıza gelecekten bakan bir tarihçi yaratmak için iki türü bir araya getiriyoruz. Batı kültürünün (1540–2093) sonunun üç yüzüncü yıldönümünde kaleme alınan bu çalışmada yanıt aranan soru, Aydınlanma'nın çocukları olarak da tanınan bizlerin, iklim değişikliği konusundaki kuvvetli verilere ve ortaya çıkacak felaketler ile ilgili bilgilerimize rağmen nasıl olup da harekete geçemediğidir.
Arka kulakçık:
Tarih, “uygarlıktan” önce, birçok toplumun yükselişine ve düşüşüne sahne oldu, ancak bunların çok azı arkasında başlarına gelenler ve çöküş sebepleri konusunda, kendilerini Batı uygarlığı olarak adlandıran yirmi birinci yüzyılın ulus devletlerininki kadar açık ve kapsamlı açıklamalar bıraktı. Tarihçiler, arkeologlar ve paleoanalizciler bugün bile, yani Roma ve İnka imparatorluklarının yıkılmasının üzerinden iki bin, Bizans ve Maya imparatorluklarının sona ermesinden binyıl sonra, bu toplumların nüfuslarının, istikrarlarının, güçlerinin ve kimliklerinin kaybına neden olan esas sebepler üzerinde uzlaşabilmiş değiller. Ancak Batı uygarlığı için durum farklı, çünkü onun hareketlerinin sonuçları yalnız tahmin edilebilir olmakla kalmamış, tahmin edilmişti de.
Naomi Oreskes Harvard Üniversitesi'nde Bilim Tarihi profesorüdür. Dünya ve Gezegen Bilimleri bölümünde sözleşmeli öğretim görevlisi ayrıca Scripps Okyanus Bilimi Enstitüsü'nde sözleşmeli öğretim görevlisi olarak da çalışmaktadır. Yapıtları arasında The Rejection of Continental Drift: Theory and Method in American Earth Science (1999),Merchants of Doubt: How a Handful of Scientists Obscured the Truth on Issues from Tobacco Smoke to Global Warming (Erik M. Conway ile birlikte, 2010) ve Science on a Mission: American Oceanography from the Cold War to Climate Change (yayına hazırlanıyor) bulunmaktadır. Dale Jamieson ve Michael Oppenheimer ile beraber çalıştığı son projesi, bilimsel değerlendirme yöntemlerini değerlendirdiği "Assessing Assessments: A Historical and Philosophical Study of Scientific Assessments for Environmental Policy in the Late 20th Century" başlıklı çalışmadır.
Erik M. Conway, Pasadena, Kaliforniya'da yaşayan bir bilim ve teknoloji tarihçisidir. Yapıtları arasında Blind Landings: Low-Visibility Operations in American Aviation, 1918–1958 (2006), Atmospheric Science at NASA: A History (2008), ve Merchants of Doubt: How a Handful of Scientists Obscured the Truth on Issues from Tobacco Smoke to Global Warming (Naomi Oreskes ile birlikte, 2010) bulunmaktadır.