Aşırı bir çöküntüye uğradığı gün şöyle demişti: “Kamuoyunu uyuyan kocaman bir insan varsaymalı. Arasıra sarsılarak uyandığında ona bir düşünce fısıldamaya çalışmalı, ama en basit en belirgin düşünceyi! Çünkü kamuoyu gerinir, arkasını döner, esner ve tekrar uykuya dalar ve onu ne tutabilir ne uyandırabilirsin.
O zaman, yatağı sarsılsın diye, beklemeye başlarsın..
Beatrice'ten Sonra Birinci Yüzyıl Kitabın konusu ve akıcılığı iyi. Kesinlikle âmin Maalouf un diğer kitaplarına benzemiyor bilimin kötüye kullanılmasından bahsediyor
Peki burada? Kendi yerimizde ne yaptık? Birbirimizi durmadan boğazladık, top ateşine tuttuk, zehirli gazlarla öldürdük, öfkeyle, yirminci yüzyılın ortalarına kadar. Sonra bir gün, doymuş, uslanmış, yorgun, biraz yaşlanmış bir halde en rahat koltuğa kurulduk. "Şimdi herkes durulsun" diye haykırıyoruz. Ama hayır, gördüğün gibi, herkes bizimle aynı zamanda durulmuyor.