Üzerini Örttüğümüz Her Şeyin Altında Kalırız

Beden Asla Yalan Söylemez

Alice Miller
çocuklukta doğan beklentiler o kadar güçlü olabilir ki, nihayet anne ve babamızın olmamızı istediği gibi olmak ve böylece sevgi yanılsamasını sürdürmek için, bize iyiliği dokunacak her şeyden vazgeçeriz.
başka birini memnun etmeye çalıştığımız sürece asla doğru şeyi yapamayız.
Reklam
bedenin nefes alma, dolaşım, sindirim gibi işlevleri ahlak kurallarına değil, yalnızca gerçekten hissettiğimiz duygulara tepki gösterir. beden, gerçeklere göre yaşar.
sonunda sevgi yoksa, onu zorla yaratamayacağımı kabul etmek zorunda kaldım.
Ancak güvenebileceği hiç kimse yoktu ve Freud’u bir uzman olarak görüyordu. Freud’un yazıları, onu şiddetli bir belirsizliğe atmıştı ve tıpkı ailesi gibi toplumun, özellikle de o sıralarda var olan, değerler sistemini temsil eden baba figürü Sigmund Freud’dan şüphe etmek yerine kendi benliği konusunda ümitsizliğe düşmeyi tercih etmişti.
Sayfa 51 - okuyanus yayınlarıKitabı okuyor
Yazmak onun hayatta kalmasına yardımcı olsa da, ne içinde hapsolan çocuğu kurtarmak ne de o çocuğun yoksun kaldığı canlılığı, hassasiyeti ve güveni ona geri vermek için yeterli olmuştu, zira bu özgürleşme süreci için aydınlanmış bir şahit şarttır.
Sayfa 40 - okuyanus yayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Kötü muamele gören ve bu yüzden hiç büyüyememiş çocuklar hayatları boyunca kendilerine acı çektiren kişilerin iyi taraflarını görme çabası içinde olacak ve bütün umutlari beklentileri bu çaba doğrultusunda olacaktır.
Hastalıklar, genellikle bedenin hayati işlevlerinin sürekli görmezden gelinmesine gösterdiği tepkilerdir.
Başka birini memnun etmeye çalıştığımız sürece asla doğru şeyi yapamayız
Sayfa 109Kitabı okudu
Üzerini örttüğümüz her şeyin altında kalırız..
Reklam
-çocukken devamlı cezalandırılma korkusuyla yaşadıkları için- takmak zorunda oldukları maskeye güvenebilen aşırı derecede iyi uyum sağlamış bireyler yetiştirir. “senin iyiliğin için seni böyle eğitiyorum.” cümlesi bu yaklaşımın arkasındaki asıl ilkedir. “ seni döversem ya da sana acı çektirecek ya da seni küçük düşürecek sözler söylersem, bu tamamıyla senin iyiliğin içindir.”
samimi, gerçek duygular üretilemez, yok edilemez de. bu duyguları yalnızca bastırabilir, kendimizi avutabilir ve bedenlerimizi kandırabiliriz.
Bir çocuk dünyaya geldiği zaman, ebeveyninden en çok ihtiyaç duyduğu şey sevgidir;yani şefkat,dikkat,ilgi,koruma,dostluk ve iletişim kurma isteğidir.Bunlar sağlandığı takdirde,bedenleri hayatı boyunca bu iyi anıları taşıyacaktır ve sonra yetişkinler olarak hep aynı sevgiyi kendi çocuklarını aktarabilecektir
Kötü muamele gören ve bu yüzden hiç büyüyememiş çocuklar, hayatları boyunca kendilerine acı çektiren kişilerin “iyi taraflarını” görme çabası içinde olacak ve bütün umutları, beklentileri bu çaba doğrultusunda olacaktır.
Sayfa 118Kitabı okudu
Anne ben senin için bir yüküm. Olduğumdan daha başka türlü olmamı isterdin. Bunu bana sürekli gösteriyorsun ve aynı şekilde bunu çok iyi ifade ediyorsun.
Resim