Zaman , sabır, sabırsızlık, aciliyet ve beklemek üzerine...
"Eskiden büyümek için sabırsızlanırdım.
Bütün hayatım önümde uzadığından , herşeyin hemen olmasını isterdim. Şimdiyse pek acelem yok doğrusu, sanki bekleyebilirmişim de.
Eskiden hayatı yüksek ateşte pişirerek yaşardım.
Şimdiyse kısık ateşte ısıtarak yaşıyorum." diyor Fournier.
Bugünkü insanın odaklanma kapasitesinin bir japon balığından bile az olmasını son derece güzel hicvetmiş.
Yollar hemen bitsin istediğimiz,
zaman çabucak geçsin istediğimiz,
bitkiler hemen büyüsün deyip beklemek istemediğimiz,
hayvanlar daha hızlı büyüsün diye hormonlar verdiğimiz,
okul hayatının keyfini çıkarmak yerine hemen bitsin diye çabaladığımız,....bir hayatın zevklerini nasıl kaçırdığımızı gözler önüne serdiği ve bize hayatı bir kez daha sorgulattığı bir anlatı.
Yıldırım düşürebilmek için uzun bir süre boyunca bulut olmayı kabullenmek gerek diyen Nietzsche yi andığımız bir sürü örnekle dolu dolu bir kitap.
Kurgu dışı kitaplar seviyorum ama dili, anlatımı sade ve ironik olsun aynı zamanda çok uzatmadan , sıkmadan anlatsın isterseniz aradığınız yazar Fournier diye düşünüyorum.
Okumayı düşünen herkese keyifli okumalar...