Ben De Bir İnsanım

Çetin Yetkin

Quotes

See All
Atatürk anıları-9: Benim de gözlerim doldu...
"Bunalıyorum çocuk, büyük bir ıstırap içinde bunalıyorum! Görüyorsun ya, gittiğimiz her yerde mütemadiyen dert, şikâyet dinliyoruz... Her taraf derin bir yokluk, maddî, manevî bir perişanlık içinde... Ferahlatıcı pek az şeye rastlıyoruz; Memleketin hakikî durumu bu işte!... Bunda bizim bir günahımız yoktur; uzun yıllar hatta asırlarca
"...Bunalıyorum çocuk, büyük bir ıstırap içinde bunalıyorum! Görüyorsun ya, gittiğimiz her yerde mütemadiyen dert, şikayet dinliyoruz... Her taraf derin bir yokluk, maddi, manevi bir perişanlık içinde... Ferahlatıcı pek az şeye rastlıyoruz; memleketin hakiki durumu bu işte!.. Bunda bizim bir günahımız yoktur; uzun yıllar hatta asırlarca dünyanın gidişinden gafil, birtakım şuursuz idarecilerin elinde kalan bu cennet memleket; düşe düşe şu acınacak hâle düşmüş."
Sayfa 115 - Gürer Yayınları
Reklam
Atatürk anıları-7: Nereden nereye...
Bursa'dayız. Gazi, genel sekreteri Hasan Rıza Soyak'a çıkışıyor: -"Yoldaki hal nedir?" Gazi kızgın, çünkü kalacağı eve gelinceye kadar yol boyunca neredeyse iki adımda bir süngülü askerler güvenlik önlemi olarak dizilmiş bulunuyor. "-Sen olsan ve buraya gelip benimle konuşmak istesen iki yanı süngülü askerlerle tutulmuş bir yoldan geçmek hoşuna gider miydi?" O, halkla arasına hiçbir şeyin girmesini istemiyordu ama onun güvenliği de ister istemez bu tür önlemleri gerektiriyordu işte. Hasan Rıza Soyak, Gazi'yi yatıştırmak isteyecek: "-Efendim, bu tedbir yalnız siz geçerken alınıyor." "-Nasıl olursa olsun iyi bir şey değil... Esasen buna lüzum da yoktur, bir daha yapılmamalıdır, hattâ kapıdaki resmî elbiseli polisleri de istemem. Lazımsa onların yerine siviller kullanırsınız. Hiç unutmayın; alınacak koruma tedbirleri halkı hiçbir surette ürkütmeyecek ve rencide etmeyecek şekilde olmalıdır."
Atatürk anıları-6: Vallahi üzüldüm adamcağıza ya.
İstanbul valisi Muhittin Üstündağ, o gece Dolmabahçe Sarayı'nda Atatürk'ün sofrasında bulunuyordu. Vakit geceyansını epey geçmişti ki Atatürk uyumak için odasına çekilince vali de rahat bir soluk alacaktı. Atatürk İstanbul'a her geldiğinde onun güvenliğini sağlamakla görevli olan Üstündağ ölesiye yorgun düşüyordu. O yorucu gün ve
Atatürk anıları-8: Poker.
1923 Mart ayında trenle Adana'ya gidilirken Kılıç Ali, Konya mebusu Refik [Koraltan], Başyaver Salih [Bozok] ve İsmail Habib [Sevük] de sıkıntıdan kompartımanda bavulları üst üste koyarak oluşturdukları masada poker oynamaya koyulduklarında Gazi'nin oyuna katılması bu duruma tipik bir örnek. "-Bakın şu beceriksizlere, hiç
Reklam
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.