“Savaş bana erkeklerin budalaca bir seçimi gibi gelmiştir hep.
“Savaş niye çıkmıştı ?”
“ İntikam. Şehvet. Boş gurur. Açgözlülük. Güç.
Ne unuttum ?
Ah evet, gösteriş budalalığı ve alınganlık.”
Ne vakit karşımda görsemÖldüreceğimden korkardımFelaketim olurdu ağlardım
Kitabı okurken aklıma çok sevdiğim şair
Attila İlhan 'ın Üçüncü Şahsın Şiiri geldi. Çünkü tıpkı bu dizelerdeki gibi Kirke'nin yaşamı sarsıntılarla geçti. Beni derinden etkileyen bir kitap oldu. Ve Kirke tam bu dizeler için var edilmiş.
Tam olmak için sarsılmaya ihtiyacımız vardır. Tamamlanınca var olmanın gayesini anlamış oluruz. Peki ya bu tamamlanma tek kişilik değilse?
Hayattan ders almak isteyen Kirke bu varoluş yolculuğunda sizlere rehberlik de etmeyi ihmal etmiyor. Her aldığı kırılganlıklarını vücudundaki yara izlerine vurgu yaparak dem vuruyor.
O kadar öfkelendiğim bölümler oldu ki ancak Kirke'nin yeniden doğması ve kendisini bulması için bu sarsıntılara ihtiyacı vardı. Aksi hâlde asla ders almayıp aynı karma içinde boğulacaktı.
Çeviride yetersizliklere denk geldim ve noktalama yanlışlıkları dışında herhangi bir sorun yoktu. Ancak bazı deyimler yerinde kullanılmıştı.
Tıpkı
Attila İlhan 'ın şiirindeki gibi Kirke'nin hayat dersleri, ne vakit karşısında görse öldüreceğinden korkardı felâketi olurdu.
Zaman öyle bir kavram ki ne geçmiş ne gelecektir. Ya karma içinde hapseder ya da yeniden doğman için bir sebep olur.
Tamamlanacağınız ve yeniden doğmanıza sebep olacak insanlarla tanışmanız dileğimle...
Ben, KirkeMadeline Miller · İthaki Yayınları · 202134k okunma
Bin türlü numaram yoktu, sabit bir yıldız da değildim ama ilk defa olarak o boşlukta bir şey hissettim. İleride büyüyebilecek bir umut, canlı bir nefes.