Kitabında kurgusu ile fark yaratan ve birden fazla konuyu barındıran Pakistanlı yazarla tanıştım.
İnsanın kendini bulduğu tabiat ortamı doyurucu bir şekilde anlatılmış. Okuyucuyu dağlar, buzullar, göller karşılıyor. Manzara kitabın sonuna kadar devam ediyor. Göçebe hayatı, doğal afet, barbarlık, cinayet, kayıp, ölüm, arayış, aşk, iç hesaplaşma ve batılı bakış açısının insan üzerindeki etkileri gibi birbiri ile harmanlanan temalardan insan motifine; kadına, kadının gücü ve acılarına değiniliyor. Zaman zaman karakterin (özellikle baş karakter Nadir'in) kendi üzerindeki etki ve sorgulama nedeniyle hayal ile gerçeğin birbirine karıştığı hissine kapıldım. Yazar, insan toplumunda hor görülen, önemsenmeyen kesim adına (çobanın kızının ölümü ile bir devlet büyüğünün kızının ölümü kıyaslamasında) dikkat çeken satırlarla atıfta bulunmuş. Kitapta "baykuş imgesi" kullanılmış ve bu işin merak edilen kısmı.
Benim için ağır ilerleyen bir okuma oldu. Belki yer yer bir konu üzerinde fazla yoğunluk olduğu içindir ya da tabiatın boğduran betimlemesi yahut hayal-gerçek arasını çözüme kavuşturabileceğim bir netlik bulamadığım içindir. Okunmasa bir şey kaybedilmez fakat vakit kaybıdır da diyemem, size kalmış. İyi okumalar..