Günlük hayatın her türlü ufak tefek kaygılarından, azap eziyetlerinden, kirinden pasından sonra eski çılgınlığını sürdüren aşk, hakiki aşktır.
Yoksa kuru kuru kurbanın oluyum demenin hiç bir kıymeti yoktur.
...bazen iki aşığa üçünçü bir kişi gerekebilir, saadetlerinin şahidi olarak. Bu şahit ayna gibi lazımdır onlara, aynaya bakıp mutluluklarını görmeleri için.
…herhalde insanlar ölürken kesin olarak ölmüyorlar, tamamen yok olmuyorlar dedi. Onları hatırlayan, onların seslerini, yüzlerini hafızalarında saklayan insanlar var oldukça, ölenler yaşıyorlar; fikirlerde, hayallerde, tasavvurlarda yaşıyorlar…
Ey meh, benimle dostlarım düşman eyledin
Düşman hem eylemez bu işi kim, sen eyledin.
(Ey ay gibi güzel, dostlarımı bana düşman eyledin. Senin bana ettiğini düşman yapmaz.)
Siz erkekler zaten hiç bir şeyden anlamazsınız bu dünyada’ dedi. Anlamıyorsunuz ki, güzel kadın da milli değerdir. Tıpkı nadir ağaçlar gibi, faydalı buluntular gibi, tarihi abideler gibi.