Beyaz Diş... Jack London'dan okuduğum 2. kitap olur kendileri... Kısa zaman aralığında önce Vahşetin Çağrısı'nı, ardından Beyaz Diş'i okuyunca aklımdan geçen, hani tersten çekilen videolar var ya, hah işte o... Buck ile Beyaz Diş birbirinin hayatını tersten yaşamış köpek/kurt... Başıyla sonunu yer değiştirince aynı kitap oluyor sanki... Bir de olaya tersten bakalım dercesine...
.
Olay tamamıyla sevginin gücü üzerine kurulu... Yani sevgiye doğru gidiyor dikenli yollardan... Ama önce korkuyu, acıyı yaşamalı... Korkunun panzehiri sevgiyi alınca önce bir emin olamama, şüphelenme, sonra teslimiyet ve koruma... Araları olaylarla doldurulmuş... Ve insan dünyası ne kadar acımasız ise hayvanlarınki de öyle... Tek fark insanların keyfi acımasızlık yapıyor olmaları... Büyük bir fark...
.
Kitap güzel gerçekten. Sihirli bir şeydir sevgi... Unuturuz çoğu zaman ve bunu kitaplar hatırlatır bize, onun muazzam gücünü... E köpek de akıllı olunca keyif veriyor kitap ama ardarda okuyunca belki, e ben bunu okudum sanki hissi verdi... 37 yaş bu kitabı okumaya uygun olmayabilir sanırım ... Ben geç kalmışım diyeyim siz geç kalmayın, erken yaşta okunması gereken bir kitap...