Beyaz Diş, yaşamının doğası gereği içinden gelen vahşiliğini dizginlemeyi öğrenen bir kurt. Ama yeri geldiğinde bu vahşiliği en iyi şekilde kullanan bir kurt. Olay örgüsüne Jack London’ın anlatım dehası ve olaylara bakış açısı da ekleniyor. Beyaz Diş, kurt ve köpek kırması bir hayvanın, vahşi hayatla, vahşi hayattan çok daha korkutucu olabilen “insanlık”la tecrübesini anlatıyor. Başlarda kendi türünüze kızıyor, kötülükten ve vahşetten yorgun düşüyorsunuz. Ama sonra sevginin ve şefkatin neleri değiştirebileceğini, sevginin dokunduğu her yeri nasıl güzelleştirebildiğini görüyorsunuz. Bu açıdan okuduktan sonra kalbinizi sıcacık yapan, gözlerinizi buğulandıran unutulmaz bir hikaye. O kadar net bir dille süzülüyor ki hikaye, okumuyor adeta yaşıyorsunuz. Ve evet Jack London kitaplarında daha fazla heyecanlandığım doğrudur. :) İyi okumalar bol bol heyecanlanmalar...