Dönemin ünlü Türk bilgini Ebu Reyhan'a, varoştaki bir mahalleden başkente gelmiş olması nedeniyle Farsçada 'dış' anlamına gelen 'birun' kelimesinden hareketle dışarıdan gelen, taşralı anlamlarında el-Biruni adı verilmişti.
Dönemin ünlü Türk bilgini Ebu Reyhan'a, varoştaki bir mahalleden başkente gelmiş olması nedeniyle Farsça'da dış anlamına gelen birun kelimesinden hareketle dışarıdan gelen, taşralı anlamlarında el-Biruni adı verilmişti.
Biruni, aklı başında olan insanların, mutluluk veren kalıcı işlerden zevk aldıklarını; bu yolda insanın tutkusunun gittikçe artacağını; kalıcı olmayan bedeni ve maddi zevklerin ise elem ve ızdırapla yanyana olduğunu ifade etmistir.
Biruni'ye göre,
Toplumun temelini iktisadi ilişkiler oluşturmuştur.
Bu nedenle devletleri yönetenlerin görevi, ekonomik düzeni ve sınıflar arası eşitliği sağlamaktır.
Biruni'nin Kas'taki Harezmşahlar Sarayı'ndaki teorik çalışmaları kısa bir zaman içerisinde uygulamalara da dönüşmüştü. İlk rasadını 990 yılında, on yedi yaşında gerçekleştirdi. Bu rasat sırasında, gözlerinin güneş ışınlarından etkilenmesi nedeniyle doğrudan rasadı bırakıp, güneşin sudaki yansımalarına bakarak rasat yapmak zorunda kalmıştı. Ebu Reyhan, aynı yaştayken, yarım derecelik bölümlere ayrılmış bir çember kullanarak, Kas şehri boylamından güneşin yüksekliğini ölçtü ve bu sonuçtan yola çıkarak şehrin enlemini hesapladı.