16. yüzyıldan 20. yüzyılın sonlarına kadar geçen sürede bilime büyük katkılar yapmış olan insanların yaptığı keşifleri ve kişisel yaşamlarını anlatıyor.
Tek bir bilim insanının adıyla andığımız çoğu keşfin aslında birden çok kişi tarafından birbirlerinden habersiz ama aynı zamanda keşfedilmiş olması, başka birinin fikrinden faydalanan ama çalışmasında onun adını geçirmemiş bilim insanları, başka birinin teorisine şiddetle karşı çıkıp yanlış olduğunu kanıtlamaya çalışırken doğru olduğunu ortaya çıkarıp Nobel ödülü alan, çalışmalarını yayımlamayan veya yayımlamak için karşıt görüşlü kişiler ölene kadar bekleyenler ve daha birçok ilginç olayla karşılaşınca bilim tarihinin bildiğimizden çok daha karmaşık ve rekabet dolu olduğunu anladım.
Kitapın bana kattığı en iyi düşünceyse bilimin bireysel bir olay olmadığı. Yani Newton olmasaydı da birisi onun yerine kütleçekim yasalarını formülize ederdi veya Einstein olmasaydı da birisi özel göreliliği keşfederdi. Burada değişen tek şey keşiflerin zamanlaması olurdu. Ayrıca onlar da bu keşifleri yaparken diğer bilim insanlarının çalışmalarından faydalandılar.
Kitapta yapılan keşifler öğretici bir şekilde anlatıldığı için okurken aynı zamanda bilimsel teorileri de öğrenim.
Bir de Galileo kilise tarafından idam edilmemiş.