Ne yazık ki Türkçe'de 'information' sözcüğünün bir karşılığı olmadığı için, burada da 'bilgi' sözcüğü kullanılıyor. Eskiler bu tür bağlamlarda 'malumat' sözcüğünü kullanırlardı. Bana kalırsa herhangi bir kavram karışıklığına yol açmamak için ('information' karşılığı olarak) belki 'öğreni' deyimi kullanılırsa daha iyi olur, çünkü bir öğreni ve ya enformasyon yanlış olabilir, ama bilgi yanlış olamaz. Bu, özellikle "bilimsel" dediğimiz bilgiler için geçerli, zira biz bu bilgiyi (dar veya teknik anlamda) "doğru olan, üstelik doğruluğu yeterince belgelenmiş inanç" diye tanımlıyoruz.
Nasıl ve nereden bildiğini kanıtlayamayan bir kimse bir şey bilmiyor, sadece bildiğini sanıyor demektir. İlerde inceleyeceğimiz bütün şarlatanlarda şunu görüyoruz: Şu veya bu nedenle bir şeye inanıyorlar ve belki de inançları kendilerine çok "açık seçik" göründüğü için birşey bildiklerini sanıyorlar.(Şarlatanlığa bu bakım dan "bilgisel sanrı" -epistemic illusion- da demek mümkün.)
...bilim açısından önemli olan, bir görüşün "doğru" olması değil, -her dönemin kendi imkanları ölçüsünde- o görüşü değerlendiren bilim adamlarının çoğunluğu tarafından "şühpeye yer kalmayacak kadar iyi" belgelenmiş sayılmasıdır.