Hem bir düşünür hem de bir eylem insanı olarak yirminci yüzyılın ikinci yarısına damgasını vuran Susan Sontag, Rolling Stone dergisinin kurucu editörü Jonathan Cott’la 1978 yılında gerçekleştirdiği bu kapsamlı söyleşide, güncelliğini daima koruyan birçok soruyu kendine has üslubuyla cevaplıyor.
Güzel ve verimli bir söyleşinin kitaba dökülmesi çok yerinde bir karar olmuş ,soru cevap şeklinde ilerlediği için çok akıcı nasıl bittiğini anlamadım. Kitapta o kadar fazla bilgi var ki birçok şeyi not aldım . Filmler, yazarlar , kitaplar , hastalıklar , kadınlar , erkekler , şehirler , insanlar ,sanat, fotoğraflar...
Bu kitabı okuduğunuzda birbirinden bağımsız çok fazla konu hakkında bilgi sahibi oluyorsunuz .
Farklı pencereden bakmamı sağladığı pek çok konu vardı . Fikirlerine çok kıymet verdiğim bir arkadaşımın bu kitabı herkes mutlaka okumalı ama bilhassa kadınlar demesi üzerine büyük bir merakla okudum . İyi ki de okumuşum . Kütüphane tadında bir kadını tanımış oldum.
Kitabın sonuna doğru , Susan
‘ın 3 yaşından itibaren neden çok fazla kitap okuduğunu anladım . Köksüz , dağılmış bir ailesi olduğunu ve kendi kendini yetiştirmesi gerektiğinden bahsetmiş . Kitaplara sığınmış , kitaplardan çok şey katmış kendine ve kendi kendini en iyi şekilde yetiştirmiş . Bu konuda da saygı duydum kendisine .
Kısa bir kitap ama her satırı bilgiyle dolu , okunmaya değer hatta mutlaka okunmalı .