Ben yaşadığım sürece, sen bu çığlığı duymayacaksın. Yalnızca eğer ben öldüysem, benim vasiyetim olarak alacaksın, seni herşeyden çok seven ama senin tarafından hiç tanınmayan, seni daima bekleyen ama senin hiç çağırmadığın birinden kalan vasiyet.
Beni hiç ama hiç tanımayan, suyun yanından geçer gibi benim yanımdan gelip geçen, bir taşın üzerine basar gibi üzerime basan, hep giden, gitmeye devam eden ve beni sonsuz bir bekleyişin içinde bırakan sen, kimsin ki benim için?
Şimdi artık dünya üzerinde bir tek sen varsın, yalnızca sen, benimle ilgili hiçbir şey bilmeyen sen, tamamen habersizi oynayan, herkesle ve her şeyle dalga geçen sen... Sadece beni hiç tanımayan ama benim hep sevdiğim sen.