"Binbir Gece Masalları’nı baştan sona okuyan kişinin öleceği" rivayetini yazmış Orhan Pamuk önsözde. Tabii bütün masalların yazıya geçirildiği meçhul.
Bugün tam 16 ciltlik, bin yıl küsür önce, Binbir gece söylenen bir serüvene başladım. :)
☆
Pers hükümdarı olan Şehriyar'ın eşi onu bir köle ile aldatır. Bu olayın kini, nefreti Şehriyar nezdinde tüm kadınlara yayılır. Tüm kadınları yalancı, aldatıcı , nankör bilir. Her gece beraber olduktan sonra sabaha kalmadan bir kadın öldürür Şehriyar. Gün yüzü görmelerini istemez.
Böylece gün gelir Kentte genç kız kalmaz. O gece vezirin kızı Şehrazad kendi isteği ile çıkmak ister Şehriyarın karşısına. Akıllıca bir fikri vardır. Ölmeden önceki son isteği; masal söylemektir. Şehriyar izin verir, öyle bir masal anlatır ve öyle can alıcı yerinde, sabaha karşı sonlandırırki masalını
Şehriyar onu o gece Azad eder tekrar dinlemek için. Böyle koskoca 1001 gece geçer..
☆
Voltaire, bu masalları ancak on dört defa okuduktan sonra hikaye yazabildiğini söylemiştir.
Stendhal, ah keşke binbir gece masallarını unutabilsemde onları bir daha okuma zevkini tatsam! Diye bahsetmiştir. Dostoyevski ve daha nice batılı yazarı etkilemiştir doğunun edebiyatı, edebiyatımız. Bir çok eserin esin kaynağı olmuştur. Bizden çok batılılar okumuştur belki de. Ki ilk çevirileri de batılılara aittir.
☆
Doğu gizemdir. Bilinmezdir. Mistiktir... Doğuyu anlamak zordur. Doğuluları da...
