Sıradan bir geziydi. Kevin ile büyükannesi, müze haline getirilmiş eski bir su değirmenini görmeye gitmişlerdi. Müzenin kafesinde güzel bir yemek yediler, hatıra eşya dükkânından kokulu mum aldılar ve dönüş yoluna koyuldular. Ancak dönüşte yanlarında çok tuhaf bir şey getiriyorlardı… bir nehir ruhu!
O güne kadar mitoloji ya da Kelt efsaneleri hakkında hiçbir fikri olmayan Kevin’in, yaşadığı doğaüstü olayların gerçek olduğunu kabullenmesi biraz zaman aldı. Sonra bunun işine yarayabileceğini fark etti. Dileklerini yerine getiren, kendine ait bir nehir ruhu harika olabilirdi. Yoksa olmaz mıydı?
