Bir Facianın Hikayesi

Cemil Meriç
Zavallı şair… Bülbül hamûş, havz tehî, gülsitan harab diye inliyordu. Ne bülbül kaldı, ne havz. Toplum zıvanadan çıkmış. Cinayet cinayeti kovalıyor. Akıl susmuş ve mefhumlar cehennem! Bir raks içinde tepinip duruyor. Sloganlar yönetiyor insanları. İdeolojiler yol gösteren birer harita değil, idrâke giydirilen deli gömlekleri. Aydın dilini yutmuş; namlular konuşuyor. Bir kıyametin arifesinde miyiz acaba? Dünyayı Şeytan mı yönetiyor? Düzeni büyücüler mi bozdu? Bu kördüğümü çözecek İskender nerede? 
168 sayfa
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

168 syf.
9/10 puan verdi
Bir Facianın Hikayesi
Bir Facianın Hikayesi
Cemil Meriç
Cemil Meriç
Cemil Meriç'in hiç bilmediğim bir kitabı idi, buraya üye olduğumda kitabın varlığını ve basıldıktan sonra bir daha basılmadığını öğrenmiştim... Şunu da eklemek isterim bu kitap sayesinde güzel bir dostluğum olduğu için bu kitabın bende ayrı bir yeri vardır. Kitap iki bölümden oluşuyor... Birinci bölümde devletlerin bir sorunu olan anarşi ve teröre bakılıyor, bunlar irdeleniyor ve toplum muhasebesi yapılıyor. Ayrıca burada bir parantez açmak istiyorum
Cemil Meriç
Cemil Meriç
anarşinin çözümü için üstad
Bediüzzaman Said Nursî
Bediüzzaman Said Nursî
hazretlerinin tespit ve çözümünü dile getirerek, devlet dinlemeliydi diyor. İkinci bölümde ise 3. Selim, 2. Mahmud, Sultan Abdülaziz ve Sultan 2. Abdülhamid devirlerinde Osmanlı'da yapılan ıslahat ve reformlara yer verilerek pek çok açıdan bir tarih muhasebesi yapılıyor. Kapitülasyonlar'dan, yeniçeri ocağının kaldırılmasına kadar her türlü toplumsal olaylardan bahsedilmiş ve her olayın derin bir muhasebesi yapılıp okura aktarılmış... Cemil Meriç'in okuduğum ilk kitabı oldu ve genel anlamda, düşünce yapısı olarak da beğendiğim bir kitap oldu... 9/10 bir kitaptı...
Bir Facianın Hikayesi
Bir Facianın HikayesiCemil Meriç · Umran Yayınları · 1981326 okunma
Geçmiş geçmiştir,Yeni bir şeyler söylemek lazım
168 syf.
·
Puan vermedi
Cemil Meriç hafıza tazeleme amaçlı bu eserini kaleme aldığını söylüyor.Bu kitap neden okunmalı sorusuna şöyle cevap verebilirim.Avrupa’da bir öğretmen öğrencilerine kitap sevgisi kazandırmak için bir
Bir Facianın Hikayesi
Bir Facianın HikayesiCemil Meriç · Umran Yayınları · 1981326 okunma
Dün... Bugün... Yarın... ☪
168 syf.
10/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Bazen Avrupanın, dünyanın kangren olmuş bir organı olduğunu düşünürüm nedense. Tüm kaos, savaş ya da açlık, sefalet Afrika ve Ortadoğu da yaşanırken neden Batı kangren olsun ki değil mi? Ama eğer ki
Bir Facianın Hikayesi
Bir Facianın HikayesiCemil Meriç · Umran Yayınları · 1981326 okunma
168 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Merhabalar arkadaşlar ; Cemil Meriç , okumayı sevdiğim Türk yazarların başında geliyor. Okuduğum tüm kitaplarında, onun, kısa ama net cümleleri, abartısız kararında olması okuyucuya okuma arzusu aşılıyor diyebilirim. Avrupa'yı ve Türkiye tarihini konu aldığı ve bir daha yayımlanmayacak olan kitabıdır. Kitabında çok fazla göze çarpan tahlil ve tespitleri vardır. Siyasi içeriği de olan bu kitapta, Cemil Meriç 'in gene mükemmel aydın kişiliğini görebiliyoruz. Bunu her cümle ve tespitinde hissettirmiştir. Kitapta o kadar çok izm' li kelimeler vardı ki, birçoğunu kitabı okurken araştırarak öğrendim. Birçoğunu ilk kez duymuştum. Tarihe ve siyasete merağı olan arkadaşların kaçırmaması gereken bilgi dolu bir kitap, okumanızı tavsiye ederim. Keyifli okumalar... :))
Bir Facianın Hikayesi
Bir Facianın HikayesiCemil Meriç · Umran Yayınları · 1981326 okunma
168 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
İletişim yayınları kitabın baskısının bir daha olmayacağını açıklamıştı. Bu açıklama dikkatimi çekmişti ve okumak için fırsat kolladım açıkçası. Nasıl bir kelime hazinesidir bu, okudukça mutlu oluyor ve imreniyorum. Kitabımıza gelince isminden de anlaşılacağı üzere bir facia, buhran, yıkımın kitaplaşmış hali diyebiliriz. 19. yüzyıl sonları ve 20. yüzyıl başları dünyanın siyasi, ekonomik halleri ivedilikle yazar tarafından anlatılıyor. Beni en çok etkileyen açıkçası Sultan Abdülhamid hanın yaşamış olduğu sıkıntılar. Üç tarafı denizle dört tarafı düşmanla çevrili devletimiz için yaptığı mücadele takdire şayan. Yazarımız en güzel şekilde anlatmış. : Abdülhamid katiyen zalim değildi. Adına ve hatırasına eklenen “Kızıl Sultan” lâkabı tarihin en büyük yalanı. Boğdurulup yok edilen devrimci talebeler masalı yalan, çuvallara dikilip Boğaz’ın sularına atılan saraylı kadınlar hikâyesi yalan! Tam tersine... Abdülhamid şiddetten nefret ederdi. Tahammül edemezdi kan akmasına, maddî eza duyardı. Nefret ederdi darağacından. Affetme salahiyetini her vesileyle kullanırdı. Kitabın bir diğer özelliği de günümüzde kullanılan birçok tanımı bünyesinde barındırması. Geçmişte yazılmasına rağmen günümüz toplumsal olaylarına ışık tutan bir başyapıt. Cemil Meriç kimine göre soğuk bir yazar gibi görüneblir. Fakat adeta zihni bir ayaklı kütüphanedir.
Bir Facianın Hikayesi
Bir Facianın HikayesiCemil Meriç · Umran Yayınları · 1981326 okunma
Meriç
168 syf.
8/10 puan verdi
·
181 günde okudu
. Meriçin yazarken haz duyduğunu düşünüyorum. Resmen üslubu haykırıyor bunu, kitap boyunca bir sihirbazı şaşkınlıkla seyreder gibi okudum Meriç'in cümlelerini. Bu üslup ile yavan bir fıkra
Bir Facianın Hikayesi
Bir Facianın HikayesiCemil Meriç · Umran Yayınları · 1981326 okunma
168 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
"Zavallı şair… Bülbül hamûş, havz tehî, gülsitan harab diye inliyordu. Ne bülbül kaldı, ne havz." Kitabın yayımlandığı 80’li yılların Türkiye’sindeki talebe hareketlerini cinayetten çok intihar olarak yorumlayan, yaşanılan trajediyi ellerine geçen gerçek tabanca ve dinamitlerle oynalınan “çocuk bayramı müsameresine” benzeten yazar, bu kanlı kargaşayı anarşi değil kanunsuzluk, sabit kanun yokluğu anlamına gelen anomie olarak nitelendirir. Kitabın kapağında yer alan dünya resminin ortasından süzülen kana inat, Cemil Meriç insanları, özellikle insanımızı irfana davet ediyor. Bu kitabın Cemil Meriç külliyatı içinde değerli bir yeri olduğunu düşünerek, okumanızı tavsiye ediyorum.
Bir Facianın Hikayesi
Bir Facianın HikayesiCemil Meriç · Umran Yayınları · 1981326 okunma
168 syf.
·
Puan vermedi
·
9 günde okudu
Bir Facianın Hikayesi ismen çok ilgimi çektiğinden okumaya başladığım bir kitap oldu. Daha önce hiç Cemil Meriç okumamıştım güncel de bir konuyu ele almış diye başlamak istedim. Genel olarak ikiye ayrılmış kitap. İlk bölümde Avrupa'nın son birkaç yüzyıllık dönemini 'Anarşizm ve Terörizm' başlıklarıyla irdelemiş. İkinci bölümde de Osmanlı'nın son bölümlerini özellikle Abdülhamit, Abdülaziz ve Mithat Paşa politikalarıyla anlatmış. İlk bölümü beğendim hem düşündüren hem öğreten tarafları fazlaydı. Ama ikinci kısımda bir parça sıkıldım başlamış olduğum için bitirdim. Osmanlı'yı ve padişahları biraz fazla övmüş gibime geldi. (Abdülhamit'i fazla övmemiş, batıyı örnek aldığı için) Şüphesiz kıymetli, donanımlı bir düşünür ama ben bu kitabında çok fazla kişisel görüşlerini konunun önüne geçirdiğini düşündüm. Hoşuma gitmeyen tarafı bu oldu. Üslubu için herhalde kimsenin yapacak eleştirisi yoktur. Kelimelerle arası bu kadar iyi yazar çok azdır. Dili kullanma biçimi gerçekten hayranlık uyandırdı bende.  Sohbet havasında ama etkileyici bir şekilde yazmış Bir Facianın Hikayesi'ni Cemil Meriç. Hem güncel hem de yol gösterir nitelikte. Her ne kadar ikinci bölümde kitaptan bayağı uzaklaşsam da birkaç kitabını daha okumak niyetindeyim. Tespitleri, durumlara bakış açısı ufuk açıyor. Hem bence sadece dilinin güzelliğini ve Türkçeyi nasıl etkili kullandığını görmek için bile okunur.
Bir Facianın Hikayesi
Bir Facianın HikayesiCemil Meriç · Umran Yayınları · 1981326 okunma
168 syf.
·
Puan vermedi
·
56 günde okudu
Osmanlı’nın son dönemleri ve 2.Abdülhamit döneminin içte ve dışta türlü entrikalarından bahseden bir tarih kitabı. Son sayfalarında okuduğum Ali paşanın vasiyetnamesi ile okumaktan memnun olduğum kitaptır. İyi okumalar.
Bir Facianın Hikayesi
Bir Facianın HikayesiCemil Meriç · Umran Yayınları · 1981326 okunma
Tarihi bir ders kitabı tadında
168 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Kitapta yazar öncelikle bir takım kavramları anlamamızı sağlayarak Osmanlı'nın son dönemlerinin aslında bir nevi aydınlanmasını sağlıyor bence döneme merak duyan herkesin okuması gereken bir eser
Bir Facianın Hikayesi
Bir Facianın HikayesiCemil Meriç · Umran Yayınları · 1981326 okunma

Yazar Hakkında

Cemil Meriç
Cemil MeriçYazar · 13 kitap
Hüseyin Cemil Meriç (12 Aralık 1916, Reyhanlı - ö. 13 Haziran 1987, İstanbul), Türk yazar, şair ve düşünür. Meriç’ten önce bir dönem, Şaman ve Yılmaz soyadlarını kullandı. Rumeli’den göçen bir ailenin çocuğudur. İlk ve ortaokulu Reyhanlı Rüştiyesinde(1928) tamamladı. Burada Arapça, Fransızca, Kur’an, tecvîd (Kur’an-ı Kerim’I uygun telâffuzla okuma), ahlâk okudu. Buradaki Türkçe öğretmeni yarım düzine şiir kitabı olan Ömer Halim Bey’di. Sonradan adı Fransız Lisesi (Lycéed’Antioche) olan Antakya Sultanisi’nde okudu, “benim üniversitem” diye andığı bu lisede Fransız ve yerli hocalardan özel dersler aldı. Ali İlmî Fânî’nın kılavuzluğunda Divan edebiyatının sihirli dünyasını burada keşfetti. Yine burada Bazantey’den Fransız edebiyatı tarihi okudu. 1936’da İstanbul’a giderek bir yıl Pertevniyal Lisesine devam etti. Buradaki öğretmenleri arasında Nurullah Ataç ve Reşat Ekrem Koçu da vardır. Bu arada Nâzım Hikmet ve Kerim Sadi ile tanıştı. 1937’de kısa süre İskenderun’un bir köyünde öğretmenlik yaptı, İskenderun Tercüme Bürosuna sınavla reis muavini oldu, bu işe beş ay devam etti. 1938’de Fransızlar tarafından Aktepe’ye nahiye müdürü tayin edildi, yirmi gün sonra işine son verildi. 1939’da iki ay hapis yattı, hakkında açılan dava beraatle sonuçlandı. 1940’da İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesinin Felsefe Bölümünde bir süre okudu. Ancak üniversiteden çok kütüphanelere devam ettiği için bu bölümü bitiremedi. Birkaç yıl sonra aynı fakültenin Fransız Filolojisi Bölümünden mezun oldu (1944). Tayin edildiği Elazığ Lisesi öğretmenliğinden (1942-45) sonra hayatını kalemiyle kazanmaya başladı. 1946’da sınavla İstanbul Üniversitesine Fransızca okutmanı olarak (1946-74) girdi. Bu arada bir yıl İstanbul Işık Lisesinde öğretmenlik (1952-53) yaptı. 1974’te emekliye ayrıldı. Cemil Meriç, 1954’te görme yetisinin zayıflaması üzerine geçirdiği bir dizi ameliyat sonucunda gözlerini kaybetti. Hayatının geri kalan kısmını bu şekilde geçirdi. Bundan sonraki dönemde okuma ve yazma konusunda yakın çevresinden yardım aldı. 1974 yılında emekliye ayrılınca tüm zamanını eserlerine ayırdı. 1942’de evlendiği Fevziye Menteşoğlu’ndan Mahmut Ali ve Ümit (Meriç Yazan) adlı iki çocuğu oldu. 1984’te geçirdiği beyin kanaması sonucu felç oldu, sıkıntılı ve uzun bir hastalık döneminden sonra vefat etti. Karacaahmet Mezarlığında toprağa verildi. İlk manzumesini on bir yaşında iken yazdı. Yayımlanan ilk yazısı “Geç Kalmış Bir Muhasebe”, "Yenigün" (23.9.1933) gazetesindedir. Ciddi anlamda ilk yazısı “Honoré de Balzac”, "İnsan" dergisinde (1941) yayımlandı. Aruz ve hece ölçüsüyle şiirler de yazmış olan Cemil Meriç, çok iyi özümsediği Batı düşüncesi ile Türkiye'nin batılaşması konularını incelediği eserleriyle tanındı. Batılı fikir ve sanat adamlarının adeta resmî geçitte olduğu eserlerinde Türk aydınlarının “müstağrib”leşmesini büyük bir yetkinlikle eleştirir, önce kendi kültürlerini tanımalarını ister. Yazılarında düşünür, sosyolog yanı ağır basar. Özellikle kullandığı bazı kelimeler mülkiyetine geçmiş gibidir. Kendisine has coşkulu üslubu ve temiz Türkçesi ile kırk kadar gazete, dergi ve ansiklopedi de yüzlerce makale yayımladı. Yazı ve çevirileri başlıca; İnsan, Amaç, 19. Asır, Gün, Yeni İnsan, Hisar (Fildişi Kuleden başlığı ile 1980'e kadar sürekli), Hareket, Yirminci Asır, Yurt ve Dünya, Yücel, Dönem, Çağrı, Türk Edebiyatı, Doğuş Edebiyat, Kubbealtı Akademi, Pınar, Köprü, Gerçek, Millî Eğitim ve Kültür gibi dergiler ile Yeni Devir (1980), Orta Doğu gazetelerinde yer aldı. Düşünce ve yazı hayatının en verimli yıllarında (1954’ten itibaren) gözleri görmüyordu. Okumalarına kızı yazar Ümit Meriç ve öğrencileri yardımcı oldu. Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi ve Tanzimat’tan Cumhuriyet’e Türkiye’de maddeler yazdı. Umrandan Uygarlığa adlı kitabıyla 1974 yılında ve Kırk Ambar adlı kitabıyla 1980 yılında Türkiye Millî Kültür Vakfı ödülünü aldı. 1981 yılında Türkiye Yazarlar Birliğinin Üstün Hizmet Ödülünü Mehmet Kaplan ve Emin Bilgiç ile paylaştı. 1982’de Kayseri Sanatçılar Derneği'nden inceleme dalında ödül aldı. 1986 yılında Kültürden İrfana adlı eseriyle aynı kuruluşun fikir dalı ödülünü kazandı.
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.