Kitap, bir insanın idam cezası almasından itibaren infazın gerçekleşeceği vakte kadar geçen zaman diliminde geçmekte, karakterin yaşadıkları, düşündükleri karakterin kendi ağzından aktarılmaktadır ve bunu da karakterin aldığı cezayı tam olarak niçin aldığını söylemeden, geçmişi hakkında pek bir bilgi vermeden, mümkün olduğu kadar az bilgi vererek, yapmaktadır. Bu sayede, bir mahkumun işlediği suça veya geçmişine bağlı olarak idam cezasının verilmemesi değil, herhangi bir mahkuma idam cezasının verilmemesi, yani tamamen kaldırılması gerektiği, savunulmakta ve bu cezanın bir insanlık suçu olduğu ifade edilmektedir. Eser, mahkum ile empati yaptırmakta, mahkumun ölümünün kısa bir sürede değil, cezasının verilmesinden infazın gerçekleştirildiği ana kadar olan her şeyin, ölüme dahil olduğunu savunmaktadır. Ayrıca, Hugo bu kitap ile sadece ölüm cezasının değil, kürek cezasının da kaldırılması gerektiği düşüncesini savunmaktadır. Yine, bunu da mahkumun ağzından anlatarak yapmaktadır.
Bu kitapta aslında ikinci bir hikaye daha bulunmaktadır: Claude Gueux. Yazar, bu hikayeyi ilk kitap yayımlandıktan beş yıl sonra kitaba eklemiş olup idam cezasını alan gerçek bir kişiden esinlenerek bu hikayeyi yazmıştır. Yazar, suçların nedenin sadece suçu işleyende aranmaması gerektiğini savunmakta, toplumun da suçluyu bulunduğu noktaya ittiği fikrini savunmaktadır.