Bir Risale-i Nur Yorumu

Bir İnci Söz

Senai Demirci

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
https://www.youtube.com/watch?v=K8sLQ98i3PE
Risale-i Nur, Birinci söz örneğinde kristalleştiği gibi, okuyucusuna sürprizler hazırlar. Risale-i Nur dilini, kısaca, damardaki akan kana benzetiyorum. Damardaki akan kanın basıncı vardır, her hücresi canlıdır, sürekli akış içindedir, sıcaktır. Oysa tüpteki kan soğuktur, basıncını yitirmiştir, canlılığını kaybetmek üzeredir, akışı durmuştur. Risale-i Nur'un nabzına kalbimizi koyduğumuzda, bu canlılığı, akışı, sıcaklığı, doluluğu hissederiz.
Sepet kendisini suyla dolu gördü de başını denizden çekti. Sepet denize dalmışken sanır ki, denizin hepsi içindedir. Sanır ki, denizden aldığı kendine kalacaktır. Sepet dediğin, teni delik deşik bir kaptır; su tutmaz. Denizden başını çeker çekmez suyunu yitirir; kuru kalır. Sen sen ol; "doydum" deme. Sen sen ol; "oldum" deme. Sana düşen hep denizde kalmaktır. Sende olan denizdendir ama deniz değildir. Sende olanın sende kalacağını sanma. Sana düşen, kendini doldurmak değildir. Denize dal ve orada kal yeter. Sular her daim içinden geçsin yeter; böylece hep temiz kalırsın. Ne kadar çok bildiğin değildir önemli olan; ne kadar derin hissettiğindir. Ne kadar çok söylediğin değildir önemli olan; ne kadar çok içten yaşadığındır. Kendini suyla dolu görüp de, başını denizden çekme! Sana kalan sende kalan olmayacak; sana kalan sana dokunan olacak. Sana kalan seni doyuran olmayacak, sana kalan seni insan kılan olacak.
Reklam
Herşeyin başı sabır vesselam...
Çaresiz kaldığın zamanlarda, git bir taş ustası bul ve seyret. Adam bel ki yüz kere vurur taşa. Ama değil kırmak, küçücük bir çatlak bile oluşturamaz. Sonra birden, yüz birinci vuruşta taş ikiye ayrılıverir. İşte o zaman anlarsın ki, taşı ikiye bölen o son vuruş değil, ondan öncekilerdir. -Jacob Riis Ömrünün çoğu, küçücük bir çatlak bile oluşturmayan vuruşlarla geçer. İşte tam o zaman yaşarsın çaresizliği. Ümitsizlik tüketir seni. Sonu gelmeyecekmiş duygusu kocaman bir taş gibi yuvarlanır yoluna. Ayakların dolanır, yolda kalırsın. Vazgeçer, bırakırsın. Oysa, sadece yüz birinci vuruşa ulaşman beklenir senden. Sonuca giden yolda yürümeyi sonucun kendisine ulaşmak kadar sevimli görmedikçe, taş ustasının bilgeliğine erişemezsin.
İnce bir nükte var yakayabilene....
Aza-yı İbrahim, bir teslimiyet mucizesidir, İbrahim Aleyhisselam kadar ateşinde teslim olduğunu gösterir. İbrahim Aleyhisselam bir "dost" olarak ateşle sınandığı gibi, ateş de İbrahim Aleyhisselam ile sınanmıştır.
Sebepler yalnızca birer perdedirler...
....Su yada ekmek ile doyuyoruz ama su yada ekmek bizi 'doyuruyor' değildir. Yağmur bulutlardan geliyor; doğru. Ama yağmur bulut ile birlikte geliyor sadece. Yağmuru bize 'rahmet' yapan bulut değildir. Çünkü bize acımaktan, şefkat etmekten sonsuz uzaktır bulut...
... İnsanın yapabileceği en kolay ve en büyük dönüşüm kendine bakışıdır. Başkalarının kendilerine bakışını değiştirmek bunca kolay olmadığı gibi, bu kadar büyük değişim getirmeyecektir.
Reklam
... Sebepler vardır ama sonuçta tesiri yoktur. Ne sebepsiz sonuca ulaşırız, ne de sebepleri sonucun mimarı sayarız.
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.
Resim